TON BALIĞI, EV YAPIMI BALIK KONSERVESİ
Ekleyen, Ali Türk on 11 Ekim 2012 – 22:00 -
Evde balık konservesi nasıl yapılır.
Ton balığı nasıl yaparım?
Evde ton balığı yapmak.
Palmut balığı ton balığı, olurmu?
Palamut balığı konservesi.
Palamut balığını nasıl saklarım.
Balık konservesi nasıl yaparım?
Tüm bunların cevabını buldum, burada::))
Malzemeler, palamut balığı, çiçekyağı, defne yaprağı, çekilmemiş karabiber ve kavanoz.
Taze palamut balığını alıyorsunuz, 2-3 parmaklık dilimler bu iş için ideal, dilimler büyüdükçe hem pişirme uzuyor, hemde kavanoza dizmek zorlaşıyor.
Palamut balıklarımız dilimlendi, yıkandı ve pişirilmek için tencereye dizildi. Pişirme başlamadan gerekli tuzu suya atıyoruz, birazda sirke kattıktan sonra ocağı yakıp, pişirme işine geçiliyor.
Yaklaşık yarım saat balıkları kısık ateşte kaynattık, dilimlerden birisini tencereden çıkartıp bakıyoruz, pişmişmi? Bir parça kopartıp tadınada bakabilirsiniz, tadı nefti, tuzu az ise bu aşamada tuz ilave edilebilir. Pişrilme bittiğinde, balıkları süzgeç veya kevgire alıp hem suyunun süzülmesini hemde soğumuasını bekliyoruz.
Pişen balıkların soğuması ve suyunun süzülme aşaması.
Palamut balığının zaten fazla kılçığı yok. Kavanozlara koymadan kılçıklarıda alabilirsiniz, demişlerdi bende öyle yaptım. Löp et, aç götür.
Soğuyup suyu süzülen balıklar kavanoza, evimde daha önceden toplanmış defne yaprağı vardı, birazda çekilmemiş karabiber aldım.
Kavanoza bir sıra balık, üstüne bir kaç tane karabiber atıyoruz ve bir kaç defne yaprağı, tekrar bir sıra balık, defne yaprağı ve karabiber, kavanoz doldumu ayçiçek yağıyla kavanozu dolduruyoruz.
Bir balık konservesi yapmadığım kalmıştı, bunada şükür. Lezzeti yağsızken bile aynı konservedekiler gibi, demekki hazır konserve balıklarda böyle yapılıyor, zaten konserveyi açıyorsunuz tamamen yağ içinde pişirilmiş balık olduğunu görüyorsunuz.
İlk defa balık konservesi yaptıgımız için ufak tefek aksaklıklar tespit ettim. Balıklar yuvarlak olarak ve daha ince dilimlenir ise daha az sürede pişiliyor. Parçalar büyüdükçe pişirme süresi uzayabilir, balık dilimleri büyük olduğunda kavanoza dizeken zorlanıyorsunuz. Bir daha bu konserveden yaptığımda, daha büyük pet kavanozlara balık konservesi yapmayı düşünüyorum. Hem daha çok balık alır, hemde içine eliniz girer, birde balıkları doldurmdan yağ konulursa kavanozda hava kabarcıkları kalmaz.
Sadri Demircioğlu abimiz tarafından tarif edilen balık konservesi. İlk deneme ve istifleme başladı::))
Bu yıl palamut balığı bol ve stoklamak için güzel bir yöntem, belki birileride bu işlere girişirse aradığı tüm detaylar var. Palamut balıkları bolken gerekli stokları yapayım diyorum, bir dilim balık konservesi dünya para::))
Sadri abimime saygı duyarım ama bizim yaptığımız daha değişik.
önce dilim balıkları yıkayıp kavonza aralarına yapışmaması için yağlı kağıt koy üzerini kapatana kadar su ilave et,üzerine biraz tuz ve limon dilimi koy kapağı sıkıca kapat ve biraz büyük kaba aldığı kadar 5-6 kavanoz koyup suyun içinde benmari usulu 30 dakika kaynat. işlem bittikten sonra bir bezin üzerine kavanozları kapakları üzerine ters çevirip soğumaya bırak sonra istediğin zaman ister soğuk, ister kızartma,istersen buğlama yapmak üzere rafa kaldır.bir kaç sene bozulmadan kalır. Birde böyle dene bakalım hangisi hoşuna gidecek.
AFİYET OLSUN
Etiketler: balık konservesi, evde ton balığı yapmak, palamut balığı konservesi, palamut konservesi, palamut ton balığı, ton balığı yapımı
Arıcılık Bilgi Merkezi, Magazin | Yorum Yok »
BICILI SOĞAN, SOĞANIN YAVRULAMASI
Ekleyen, Ali Türk on 04 Eylül 2012 – 19:23 -
Resmiye Adiloğlu.
Kendisi arıcı değil, bizim yönetici Raşit abimizin eşi.
Geçtiğimiz hafta sonu ailecek yazlıklarında ziyaret ettik kendilerini.
Resmiye ablamız bağ bahçe ve bahçıvanlık üzerine oldukça yetenekleri olan birisi. Kendileri ülkemize Bulgaristan dan gelmeler, yani macır yada soydaş. Bulgaristan’dan gelen soydaşlarımızın büyük bölümü acayip çalışkan oluyor, bir çok tanıdığım dediğim gibi. Resmiye hanım bir ara kaybettiği soğanlarına yeniden kavuşmuş. Bulgaristan dan getirdikleri soğan ilginç geldi bana. Seneye soğan işine giriyoruz, parayı kıracağız::))
Bıcılı soğanın özelliğine gelince, bir tane arpacık ekiyorsunuz aynı sarımsak gibi bir sürü yavru veriyormuş.
Peki bıcı nedir diye sordum, Raşit bey dediki, bizde kazların yavrusuna bıcı derlerdi, demek ki soğanın yavrularına da bıcı demek o kökten geliyor.
İleride kendimde kalmaz ise mutlaka temin edebileceğim birisinde bulunsun isterim dedi, bende dedim tam aradığın kişi benim, bana güvenebilirsin dedim ve soğanları emanet olarak aldık.
Bu soğan yeşil yemek için çok idealmiş. Bir tane ekiyorsunuz, yanındai yavruları da oluşup onlarda filiz vermekteymiş, dolayısı ile bir sürü yeşil filizi kopartıp soğanlara dokunmamak gerekiyormuş, en son kurumaya bırakıldığında bir sürü bıcılı şekilde söküm yapabilirsiniz.
Acil mutlu soğan yetiştirivileri aramaktayım, bende zaten bu soganları hem yetiştirip hem yedekleyecek ekip var::))
Hepside mutlu arıcılar……
Allah her şeyin hayırlısını ersin, bir soğan işine bulamamıştık::))
Etiketler: arpacık, bıcılı soğan, Bulgaristan arpacığı
Arıcılık Bilgi Merkezi, Magazin | Yorum Yok »
GEZGİNCİ ARICILIK VE SEZON SONU ARI NAKLİ
Ekleyen, Ali Türk on 24 Ağustos 2012 – 08:29 -
Ramazan bayramının birinci günü, Yusuf Şimşak ile bir yerde buluşacağız. Dinlenme tesislerini geç, dinlenme tesisini fark etmez isen sağ tarafında vericilerin olduğu tepe ve rüzgar gülünden sonrakmezi ikinci köprüde bekle aman bu sefer bari tespit ettiğimiz noktada buluşalım,aman yanlış olmasın::))
Sonuçmu gene hüsran. Sen tüm noktaları atla ve Gebze girişindeyim diye telefon et::((
Benim kayın peder tarafı Trabzonlu ve buna benze durumlar gayet normal ne yapalım. Yusuf Şimşak’la buluşabilmek için arabayla otobana girmem gerekiyor nasılsa otobanlar beleşya, bu bayramda girip, önce bayramlaştık, emanetlerimizi verdik, hediyelerimizi aldık ve Dilovası’nı tavaf edip evimize döndük. Dediğimiz noktada buluşsaydık toplam gidiş geliş 2 km yol yapacaktık, böyle 25 km yol yapıyoruz::))
Allahım yarabbim sen her şeyin hayırlısını ver….
Arıcılık sabit ve gezer olarak yapılır, bazı arıcılarda kendilerini gezdiriyor. Bunlardan biriside Yusuf Şimşak arılar sabit ama arıcı gezecek yer arıyor, memleket hasreti, ve Karadeniz turuna çıkmışlar hemde bayramda.
Gittikleri yerde bir arıcı kardeşimizde demiş ki bana kutuyla ana arı getire bilirmisin, bizde olur dedik ve bu maceraları yaşadık. Evin büyügü olmaz zor, bayramın ikinci günü öğlen evden çıkabildim, üçüncü gün arılarla bayramlartık ve çarşamba günü mesai başladı.
Birden Trakya’daki arıları getirelim nasılsa geleceğiz. Ani bir kararla Tekirdağ Sultan köye gittik.
Muhtarımız kani bey varroa mücadelesi yapacak bunuda organik asitle yapmak istiyordu. Bir yanlışlık olmasın istemedim, elimde asit var diyor, elindeki asit ile bu iş olmazdı. Laktik asit götürdüm, orada çözeltiyi hazırladık, uygulama yapılacak körük yok, nasıl kovan açılacak, 5 kişiyiz kimse sıgarada içmiyor, bazen sıgara içenleri körük olarak kullanırım::))
Kani bey bu senin arı aç, dedi bizde iki kovana laktik asit uyguladık, ve nasıl yapması gerektiğini uyğulamalı gösterdik. Uygulamalarımızın videoları var, bir kaç güne kadar toparlayıp yayınlayacağım bu sıra tam zamanı. Resimdeki ana arı karniol F1.
Kolonilerde çok bal var, daha sonbahara çok var, elinde esmer çıta varsa yavru bitimlerine gir yavru faliyetleri azalmış, gerçi yavru atacak yerde yok, son baharda bir çok arıcı bu konuda hata yapıyor, yavru arasına kesinlikle beyaz petek atmayın, nedendir bilmiyorum temmuz ayından sonra ana arı beyaz peteklere yumurta bırakmıyor, analarda esmerlere hasta demekki::))
Arıların içeri girmesini bekliyoruz hava kararmak üzere. Körük götürmemiştik, Kani beyde buradaki körüğünü götürmüş, kovanr körüksüz çakılmaz, en azından bir duman verip biz geldik demek lazımdı olmadı.
Nakliyeci Nazım Çavuş.
Aslında nakil işini öne almamızı sağladı. Bir kaç gün içinde memleketine gidecekmiş. Arı nakilleri aynı araçla olur ise resmi işlemlerde daha kolay oluyor. Nazmi abide iğne yememek için arabada bekiyor, gel bir şey olmaz desekte arıların içine girmedi, bir önceki nakilde bir sefer aşı olmuştu.
Arı soksa böyle kovan önünde oturulurmu.
Kani abi körük getirdi ama bayagı hava kararmıştı, arıları çakmadan yükledik, hiçde sorun olmamıştı, en son İlhami abinin bir kovanda kaçak oldu zaten işte bitmişti, arabaya atıp, ipleri çekip yola çıkıldı.
Asıl süpriz Gebze de arıları indirirken çıktı, arıları indirecegiz her taraf arı, nereyi tutsak sokuluyoruz, maskeler çuvaldaydı, hemen maskeleri giyindik bu seferde eldiven yok. Bu yılda yeteri kadar iğne yemiş olduk, ellerim şişti, maskenin içine gece nasıl girdiyse burnumun kemiği hala sızlıyor::((
Alt havalandırmalar filan takmak ne mümkün ertesi gün takarız deyip arıların yanından kaçtık.
Masai bitimi yeni arılığa gitmek lazımdı, düştük yollara. Oda ne Mutlu ördeklerr……
Sitemiz yöneticisi Raşit beyin yazlıktayım. Oğlu Metin beyin hobileri arasında tavuk ve ördek ayrıca akvaryum işi var, akvaryum minicik 800 litre su alıyor, geçenlerde az taşmış ev berbat::((
Bu bizim konumuz değil onu geçelim.
İnsanların üretici olmaları çevrelerinede faydalı olmaları demek oluyor, yada ben öyle anlıyorum, bilmem yanlışmı düşünüyorum.
Burada piliç horoz üretimi var, henüz onların tadına bakmadımda bir kaç sefer organik yumurtaları götürdük, Allah bakıp çekenden ve ikramda bulunanlardan ve ikramları yiyenlerden razı olsun İnşallahMutlu tavuklar ver horuzlar. Bu mutluluğu bulamayan dünyada o kadar insan varki. Düşünün ormanın içinde bir köy, köyün bir köşesinde villa içinde mutlumu mutlu tavuklar, bu mutluluğu seyretmek bile acayip mutluluk veriyor insanlara.
Raşit beyin yaramaz köpegi acayip şarlatan bir şey, kendisini sevdirmek için neler yapıyor.
Rit abimize daha önce iki koloni arı vermiştik, bu kesmemiş olacakki bana iki koloni daha verin, bir gittikki yerleri filan hazırlanmış. Bu esnada bir makina aldım, henüz tam çözemedim, ilk resimleri çekiyorum salakça bişeyler yapıyordu, diyorum bu ne yapıyor, meger panoroma modundaymış, ben makinaya böyle diyorum o bana neler söylendi içnden bilmem::((
Çay kahve faslı bitti geçtik yeni arılıga, alt havandırmaları taktık, daha doğrusu Enes takmıştı::))
Bir tanesi farklıydı onu takamamış diyorki kanal daralmış, dedim onun malzemesi farklı bak bunu tak bakayım, biraz bozuldu tabi::))
Pürenler bu yıl çok geç kaldılar, heralde uzun süren kuraklık bunun nedeni, bazı pürenlerde tek tük tomurcuklar çiçekleniyor ama hemen kuruyor, yağış olmaz ise bu yıl pürenlerin çogu yanıp çiçeklenmeyecek gibi duruyor.
Hayırlısı bakalım, şu an pürene iniş yaptık, bir sezonun daha son çeyregine girmiş buluyoruz.
Enes Emin ise arılarıma sulanıyor, bir çok ruşete destek gerekiyor muş, buradan arı alma planları peşinde ama yedirmezler arılarına iyi baksaydın ne yapalım::)))
Etiketler: arı nakili, gezginci arıcılık, karniol f1, mutlu ördekler, mutlu tavuklar
Arıcılık Bilgi Merkezi, gezginci arıcılık, Magazin | Yorum Yok »
ARICILIK VE YOĞUN TEMPO DEVAM EDİYOR,TRAKYA’DAYIZ
Ekleyen, Ali Türk on 02 Temmuz 2012 – 12:15 -
Sultan köy Muhtarımız Kani Başoğlu.
2012 Yılı Ay çiçek sezonu için Trakya’dayız.
Arıları koyacağımız yere bizi götürüp, arıların ağızları açılma aşamasına kadar yanımızda kaldı sağ olsun, Allah kendisinden razı olsun.
Trakya sezonuna bir miktar arıyla gitmeye karar verince, iki gün öncesi aracımla iki tur atıp, Şile deki arılarımı Gebze ye aktarmıştım, Gece 4 gibi evimize geldik tabiki haşat vaziyette::)) İlhami abide aynı noktaya arıları getirdi. Tanıdık nakliyeci olunca
nakliyeciye uyduk, pazar akşamı arıların kaldırılması planlandı.
Yükleme bitti, kovanlarda arı kaçağı olmaması işlerin hızlı yapılması demektir.
Şimdi magazin zamanı, Allah ne verirse hayırlısını versin::))
Resimdekiler soldan sağa, nakliyeci Nazım Çavuş, İlhami Uyar, Enes Emin Türk ve Nizami Uyar. Hayatım boyunca böyle bir arı yükleme taşıma ve indirme yaşamadım diyebilirim.
Gebze’den 22:10 gibi çıktık, Marmara Ereğli’sine 01:00 gibi vardık. Arıların indirilip açılması ve geri dönüşün başlaması 1 saat bile sürmedi.
İşi bitirdik bir kaç foto alalım diyoruz, Nizami dur üstümdeki kirli gömleği çıkartayım diye çabalamakta sanki düğünde poz verecek::))
Gece gece güldürdüler beni, verin bakalım güzel bir poz::))
Arıları Kani bey kendi arılarının yanına koydurdu,gece yarısı bizimle uğraştı, belkide kendisinin arıcı olması bunlara sebepdir. Yoksa gece yarısı arıcı bekle, git tarlada yer göster, kendisine ne kadar teşekür etsem azdır.Benim acayip zaman sorunum var, yer filan bakmaya gidemedim, hala diyor ki yeri beğendin mi? hemen arkamız 500 dönüm ay çiçek yeni açmaya başlamış, arıların arkası dere, Kani abi Allah’tan belamı isteyeyim diyeceğim olmayacak. Kani abi böyle birisi, o kadar bizimle uğraşır hala acaba bir eksiklik yaptım mı diye endişe eder. Keşke tüm insanlar sizler gibi olsaydı demekten başka bir şey gelmiyor aklıma. Bir şeyler defalarca tekrar ediyorsa bu samimi bir davranıştır.
Ay çiçekler yeni açmaya başlamış, bu tarla 500 dönüm ve arılarımıza 5 metre mesafede. Arada dere vardı çiçeklerin yanına geçemedim.
Gece gece ancak bu kadar resim alabildim, Şile’yede tam zamanında gitmiştim, ay çiçek sezonunada tam zamanında gitmek nasip oldu, derim ya her şeyin hayırlısı diye::))
Bu esnada gece diyorum ama sabah 05:30 gibi gelebildim::))
Yakında 24 saat nasıl çalışılır formülünü bulacağım::))
Bir ara baktım telefon çalıyor saat 09:00 iş yerinden şef ve arkadaşlar telefonda neredesin diyorlar, dedim yataktayım bana bir gün izin yazdırın.
Bu arada 49 yaşına dün girmişim evdekiler ayrı telden çalıyor, bir daha ki seneye gene arılarla yaş günü kutlarsan……
Vay be 50 yaşına merdiven dayadık, yıllar nasılda geçiyor…………..
Dün gece bazıları Trakya’ya gireceğimi duyduğu için geceyi teyakkuzda geçirmiş.
Bahçesindeki kayısı ve diger meyveleri kurtarmak için kırma tüfekle bahçede nöbette sızıp kalmış sevgili kalfamız.
Birde o aradı abi neredesin evdeyim dedim, nöbete son vermiş::))
Dedim gece 05:30da eve gelebildim, 4 saattir yatıyorsun bu uyku sana yeter kal işine bak demez mi::(((
Bu tempo nereye kadar sürecek ben sizden daha çok merak ediyorum bilesiniz……….
Mezardan ötesi nasıl acep::)))
Etiketler: arı nakili, ay çiçeği, gezginci arıcılık, i, kani başoğlu, nakliyeci nazım çavuş
Arıcılık Bilgi Merkezi, gezginci arıcılık, Magazin | Yorum Yok »