ARICILIK VE NAKİL

Ekleyen, Ali Türk on 23 Kasım 2012 – 22:26 -

2012 Yılı içindeki en zahmetli arı naklini yaşadık. Bu kadar terslik üst üste nasıl geldi anlamak imkansız.

Gezginci arıcılık ve nakil zorluklar yumağı.

Arılara gidilen tarla, nakilden üç gün önce sürülmüş, yol kapandı. Yandan bir yerden başka yol buldum, ben minibüsle girip çıkmama rağmen kamyon oradan arılara ulaşamadı.

Traktör çağırdık, kanyonu çekemedi, bu sefer köye römork takmaya gitti.

Ben başka yerdeki arıları minibüsle taşırken dolu malzemelerle boşlar arabaya karışık yüklenmeye başlanmış bu bile büyük sorun oldu.

Arılar ile kamyon arasında 400-500 metre mesafe var, 4 tur yaptık, traktöre yükle getir kamyona aktar, tekrar başa dön. 2 Saatte yüklenmesi gereken kamyon, 6 saatte yüklendi. Yola çıktığımızda saat gece 12 olmuştu.

İlhami abi ve benim bazı arılar yola hazır. İlhami abim son rötuşları yapıyor.

Arı yükleme işi bittiğinde herkes dağılmıştı. Ben ise dağılmaya devam edecektim::))

Dünya yol var ve orada ruşetlere kovanlardan bal verilecek, bazı ruşetlere arı takviyesi yapacağım.

Bir kovandan arı çıktı hemen indirip, arabanın yanından uzaklaştırdık., Birde gece gece canımızı yakmayalım dedik.  En son hareket etmeden, İlhami abiye, bu kovan sana hediyem olsun, koy taksiye götür::))

İlhami abi biraz çamur bulup, operasyon yapıyor. Kısa sürede işlem tamam.

Otobana girmeden bir yerde yemek yiyoruz, bana yatarmısın dediler zaten dökülüyorum, bu nasıl soru?

Kamyonun üst yatağa bir uzandım, bir ara sabah olmak üzere sis duman yerler kırağı.

Burası neresi dedim, Afyon Bolvadin, ortalık içeriden görüldüğü kadarıyla buz gibiydi.

Kahvaltı için Afyon Çay çıkışında Jant Osman’ın yerindeyiz. Ne ararsanız var, kontur, yağ filtresi, mazot filtresi, zeytinyağı, şalgam, çorba çeşitleri, adam tam Jant yani::))

Afyon Çay’dan sonra güzergahta Konya Akşehir var. Mustafa Doğan geçerken ayak üstü görüşürüz diyordu, tam ayak üstü oldu.

Mustafa bize buluşacağımız noktayı tarif etti, telefonda özellikle söyledim kahvaltı yaptık diye, sen kahvaltı hazırla doldur poşete düş yola.

 

Mustafa Doğan ile çok kısa görüşebildik, kamyoncular vakit kaybetmeyelim dediler, kamyonda birde Çumra belediyesine portif götürüyoruz.

Ben Gebze modundayım, hava soğuk, Mustafa ise Konya soğuğuna göre giyinik.

Kahvaltı yaptık dememize rağmen yolda yersiniz diye kamyona veriliyor.

Yolda çay içiyoruz, Mustafa’nın termostan, bu arada termos kaynadı gitti.

Çumra belediyesinin kurban satış yerindeki rampada portifi indirdik. Tam kurban pazarının karşısındaki evin bahçesinde çok arı kovanı vardı. Resimde göründüğünden çok fazla arı kovanı dizili.

Kahvaltı sepetinden  yok yok::))

Termosta çay, yumurta haşlamış, tereyağı, bal,zeytin, kaşar peyniri.

Soldaki kamyonun sahibi Anamurlu Yakup, sağdaki ise şoför, oda gene Anamurlu Muhammet.

Yolda kahvaltılıklar nedeni ile öğlen yemeğine ihtiyaç duymadık. Mersin Aydıncık’a vardığımızda ise akşam üzeriydi. Hava kararırken indirme işi bitti.

Arıları ve malzemeleri üst üste yığdık, burada sorun araba arı konulan yerden dönecek diye kovanları dizmedik, dönemedi ve yığılan kovanları ikinciye dağıttık.

Hava karardı, arkadaşım Ekrem’in evinde verilen yemeğe geçiyoruz.

Yemekten sonra arıları dizip, bazısının polen çekmecesini bazısının alt havalandırma çekmecelerinin nasıl takıldığının eğitimi var.::))

Resimdeki arkadaşlar arıcılığa oldukça meraklı kişilerden oluşuyor, kiminin belgesi, kiminin de sönmüş arıları ve boş kovanları var.

Seneye burada bayağı bir arıcı olacak galiba.

Ziraat mühendisi olan Muhammet Pak ise, çalışanlara ışık saçıyordu::))

Geleceğimiz son gün kovanları yerden kaldırma işleminde kaşının ortasından sokulup arıcılığa girmiş bulunuyor::))


Etiketler: , , ,
Arıcılık gezileri, gezginci arıcılık | Yorum Yok »

GEZGİNCİ ARICILIK VE SEZON SONU ARI NAKLİ

Ekleyen, Ali Türk on 24 Ağustos 2012 – 08:29 -


Ramazan bayramının birinci günü, Yusuf Şimşak ile bir yerde buluşacağız. Dinlenme tesislerini geç, dinlenme tesisini fark etmez isen sağ tarafında vericilerin olduğu tepe ve rüzgar gülünden sonrakmezi ikinci köprüde bekle aman bu sefer bari tespit ettiğimiz noktada buluşalım,aman yanlış olmasın::))

Sonuçmu gene hüsran. Sen tüm noktaları atla ve Gebze girişindeyim diye telefon et::((

Benim kayın peder tarafı Trabzonlu ve buna benze durumlar gayet normal ne yapalım. Yusuf Şimşak’la buluşabilmek için arabayla otobana girmem gerekiyor nasılsa otobanlar beleşya, bu bayramda girip, önce bayramlaştık, emanetlerimizi verdik, hediyelerimizi aldık ve Dilovası’nı tavaf edip evimize döndük. Dediğimiz noktada buluşsaydık toplam gidiş geliş 2 km yol yapacaktık, böyle 25 km yol yapıyoruz::))

Allahım yarabbim sen her şeyin hayırlısını ver….

Arıcılık sabit ve gezer olarak yapılır, bazı arıcılarda kendilerini gezdiriyor. Bunlardan biriside Yusuf Şimşak arılar sabit ama arıcı gezecek yer arıyor, memleket hasreti, ve Karadeniz turuna çıkmışlar hemde bayramda.

Gittikleri yerde bir arıcı kardeşimizde demiş ki bana kutuyla ana arı getire bilirmisin, bizde olur dedik ve bu maceraları yaşadık. Evin büyügü olmaz zor, bayramın ikinci günü öğlen evden çıkabildim, üçüncü gün arılarla bayramlartık ve çarşamba günü mesai başladı.

Birden Trakya’daki arıları getirelim nasılsa geleceğiz. Ani bir kararla Tekirdağ Sultan köye gittik.

Muhtarımız kani bey varroa mücadelesi yapacak bunuda organik asitle yapmak istiyordu. Bir yanlışlık olmasın istemedim, elimde asit var diyor, elindeki asit ile bu iş olmazdı. Laktik asit götürdüm, orada çözeltiyi hazırladık, uygulama yapılacak körük yok, nasıl kovan açılacak, 5 kişiyiz kimse sıgarada içmiyor, bazen sıgara içenleri körük olarak kullanırım::))

Kani bey bu senin arı aç, dedi bizde iki kovana laktik asit uyguladık, ve nasıl yapması gerektiğini uyğulamalı gösterdik. Uygulamalarımızın videoları var, bir kaç güne kadar toparlayıp yayınlayacağım bu sıra tam zamanı. Resimdeki ana arı karniol F1.

Kolonilerde çok bal var, daha sonbahara çok var, elinde esmer çıta varsa yavru bitimlerine gir yavru faliyetleri azalmış, gerçi yavru atacak yerde yok, son baharda bir çok arıcı bu konuda hata yapıyor, yavru arasına kesinlikle beyaz petek atmayın, nedendir bilmiyorum temmuz ayından sonra ana arı beyaz peteklere yumurta bırakmıyor, analarda esmerlere hasta demekki::))

Arıların içeri girmesini bekliyoruz hava kararmak üzere. Körük götürmemiştik, Kani beyde buradaki körüğünü götürmüş, kovanr körüksüz çakılmaz, en azından bir duman verip biz geldik demek lazımdı olmadı.

Nakliyeci Nazım Çavuş

Nakliyeci Nazım Çavuş.

Aslında nakil işini öne almamızı sağladı. Bir kaç gün içinde memleketine gidecekmiş. Arı nakilleri aynı araçla olur ise resmi işlemlerde daha kolay oluyor. Nazmi abide iğne yememek için arabada bekiyor, gel bir şey olmaz desekte arıların içine girmedi, bir önceki nakilde bir sefer aşı olmuştu.

Arı soksa böyle kovan önünde oturulurmu.

Kani abi körük getirdi ama bayagı hava kararmıştı, arıları çakmadan yükledik, hiçde sorun olmamıştı, en son İlhami abinin bir kovanda kaçak oldu zaten işte bitmişti, arabaya atıp, ipleri çekip yola çıkıldı.

Asıl süpriz Gebze de arıları indirirken çıktı, arıları indirecegiz her taraf arı, nereyi tutsak sokuluyoruz, maskeler çuvaldaydı, hemen maskeleri giyindik bu seferde eldiven yok. Bu yılda yeteri kadar iğne yemiş olduk, ellerim şişti, maskenin içine gece nasıl girdiyse burnumun kemiği hala sızlıyor::((

Alt havalandırmalar filan takmak ne mümkün ertesi gün takarız deyip arıların yanından kaçtık.

Masai bitimi yeni arılığa gitmek lazımdı, düştük yollara. Oda ne Mutlu ördeklerr……

Sitemiz yöneticisi Raşit beyin yazlıktayım. Oğlu Metin beyin hobileri arasında tavuk ve ördek ayrıca akvaryum işi var, akvaryum minicik 800 litre su alıyor, geçenlerde az taşmış ev berbat::((

Bu bizim konumuz değil onu geçelim.

İnsanların üretici olmaları çevrelerinede faydalı olmaları demek oluyor, yada ben öyle anlıyorum, bilmem yanlışmı düşünüyorum.

Burada piliç horoz üretimi var, henüz onların tadına bakmadımda bir kaç sefer organik yumurtaları götürdük, Allah bakıp çekenden ve ikramda bulunanlardan ve ikramları yiyenlerden razı olsun İnşallahMutlu tavuklar ver horuzlar. Bu mutluluğu bulamayan dünyada o kadar insan varki. Düşünün ormanın içinde bir köy, köyün bir köşesinde villa içinde mutlumu mutlu tavuklar, bu mutluluğu seyretmek bile acayip mutluluk veriyor insanlara.

Raşit beyin yaramaz köpegi acayip şarlatan bir şey, kendisini sevdirmek için neler yapıyor.

Rit abimize daha önce iki koloni arı vermiştik, bu kesmemiş olacakki bana iki koloni daha verin, bir gittikki yerleri filan hazırlanmış. Bu esnada bir makina aldım, henüz tam çözemedim, ilk resimleri çekiyorum salakça bişeyler yapıyordu, diyorum bu ne yapıyor, meger panoroma modundaymış, ben makinaya böyle diyorum o bana neler söylendi içnden bilmem::((

 

Çay kahve faslı bitti geçtik yeni arılıga, alt havandırmaları taktık, daha doğrusu Enes takmıştı::))

Bir tanesi farklıydı onu takamamış diyorki kanal daralmış, dedim onun malzemesi farklı bak bunu tak bakayım, biraz bozuldu tabi::))

Pürenler bu yıl çok geç kaldılar, heralde uzun süren kuraklık bunun nedeni, bazı pürenlerde tek tük tomurcuklar çiçekleniyor ama hemen kuruyor, yağış olmaz ise bu yıl pürenlerin çogu yanıp çiçeklenmeyecek gibi duruyor.

Hayırlısı bakalım, şu an pürene iniş yaptık, bir sezonun daha son çeyregine girmiş buluyoruz.

Enes Emin ise arılarıma sulanıyor, bir çok ruşete destek gerekiyor muş, buradan arı alma planları peşinde ama yedirmezler arılarına iyi baksaydın ne yapalım::)))


Etiketler: , , , ,
Arıcılık Bilgi Merkezi, gezginci arıcılık, Magazin | Yorum Yok »

ARICILIK VE YOĞUN TEMPO DEVAM EDİYOR,TRAKYA’DAYIZ

Ekleyen, Ali Türk on 02 Temmuz 2012 – 12:15 -

Sultan köy Muhtarımız Kani Başoğlu.

2012 Yılı Ay çiçek sezonu için Trakya’dayız.

 

Arıları koyacağımız yere bizi götürüp, arıların ağızları açılma aşamasına kadar yanımızda kaldı sağ olsun, Allah kendisinden razı olsun.

Trakya sezonuna bir miktar arıyla gitmeye karar verince, iki gün öncesi aracımla iki tur atıp, Şile deki arılarımı Gebze ye aktarmıştım, Gece 4 gibi evimize geldik tabiki haşat vaziyette::)) İlhami abide aynı noktaya arıları getirdi. Tanıdık nakliyeci olunca

nakliyeciye uyduk, pazar akşamı arıların kaldırılması planlandı.

Yükleme bitti, kovanlarda arı kaçağı olmaması işlerin hızlı yapılması demektir.

Şimdi magazin zamanı, Allah ne verirse hayırlısını versin::))

Resimdekiler soldan sağa, nakliyeci Nazım Çavuş, İlhami Uyar, Enes Emin Türk ve Nizami Uyar. Hayatım boyunca böyle bir arı yükleme taşıma ve indirme yaşamadım diyebilirim.

Gebze’den 22:10 gibi çıktık, Marmara Ereğli’sine 01:00 gibi vardık. Arıların indirilip açılması ve geri dönüşün başlaması 1 saat bile sürmedi.

İşi bitirdik bir kaç foto alalım diyoruz, Nizami dur üstümdeki kirli gömleği çıkartayım diye çabalamakta sanki düğünde poz verecek::))

Gece gece güldürdüler beni, verin bakalım güzel bir poz::))

Arıları Kani bey kendi arılarının yanına koydurdu,gece yarısı bizimle uğraştı, belkide kendisinin arıcı olması bunlara sebepdir. Yoksa gece yarısı arıcı bekle, git tarlada yer göster, kendisine ne kadar teşekür etsem azdır.Benim acayip zaman sorunum var, yer filan bakmaya gidemedim, hala diyor ki yeri beğendin mi? hemen arkamız 500 dönüm ay çiçek yeni açmaya başlamış, arıların arkası dere, Kani abi Allah’tan belamı isteyeyim diyeceğim olmayacak. Kani abi böyle birisi, o kadar bizimle uğraşır hala acaba bir eksiklik yaptım mı diye endişe eder. Keşke tüm insanlar sizler gibi olsaydı demekten başka bir şey gelmiyor aklıma. Bir şeyler defalarca tekrar ediyorsa bu samimi bir davranıştır.

Ay çiçekler yeni açmaya başlamış, bu tarla 500 dönüm ve arılarımıza 5 metre mesafede. Arada dere vardı çiçeklerin yanına geçemedim.

Gece gece ancak bu kadar resim alabildim, Şile’yede tam zamanında gitmiştim, ay çiçek sezonunada tam zamanında gitmek nasip oldu, derim ya her şeyin hayırlısı diye::))

Bu esnada gece diyorum ama sabah 05:30 gibi gelebildim::))

Yakında 24 saat nasıl çalışılır formülünü bulacağım::))

Bir ara baktım telefon çalıyor saat 09:00 iş yerinden şef ve arkadaşlar telefonda neredesin diyorlar, dedim yataktayım bana bir gün izin yazdırın.

Bu arada 49 yaşına dün girmişim evdekiler ayrı telden çalıyor, bir daha ki seneye gene arılarla yaş günü kutlarsan……

Vay be 50 yaşına merdiven dayadık, yıllar nasılda geçiyor…………..

Dün gece bazıları Trakya’ya gireceğimi duyduğu için geceyi teyakkuzda geçirmiş.

Bahçesindeki kayısı ve diger meyveleri kurtarmak için kırma tüfekle bahçede nöbette sızıp kalmış sevgili kalfamız.

Birde o aradı abi neredesin evdeyim dedim, nöbete son vermiş::))

Dedim gece 05:30da eve gelebildim, 4 saattir yatıyorsun bu uyku sana yeter kal işine bak demez mi::(((

Bu tempo nereye kadar sürecek ben sizden daha çok merak ediyorum bilesiniz……….

Mezardan ötesi nasıl acep::)))

 


Etiketler: , , , , ,
Arıcılık Bilgi Merkezi, gezginci arıcılık, Magazin | Yorum Yok »

ARICILIK VE AYÇİÇEK, TRAKYA SEZONU BİTTİ

Ekleyen, Ali Türk on 31 Ağustos 2011 – 10:16 -

Kani Başoğlu.

İki senedir Marmara ereğlisine kapagı attık:))

Salih abi tanıştırmıştı(emlakçı salih başakşehirli), Kani bey tüm işlerimizle gerek duyuldugunda ilgilenir. Sağ olsun önümüz bayram tatili cuma günü aradım abi biz bayramda arıları kaldıracagız, oradan çıkışımızı alabilirmisin diye. Kendisi tüm evrakları hazır etti. Biz bayramda gidecektik hacı bayrama bu işi bırakmayalım, oğlanın araba İstanbul’dan boş gelecekmiş, boş gelmesin gidelim atıp gelelim dedi. Bencede fena olmazdı hazır araba. Bir terslik oldu, araba fabrika bahçesinde oldugu için fabrikada tatil dolayısı ile kapalı, iş yattı. Ertesi güne başka araba bulundu bu seferde arife günündeyiz.

Sabah çıkıp Erğliye varıldı, muhtarımız evraklarımızı verdi. Bunlar yetmezmiş gibi kaç kişisiniz, üç kişiyiz, birer Trakya karpuzu birerede en büyüklerinden Trakya kovanu verdi, bunları afiyetle yiyin diye.

Vedalaşıp arılıga geçildi.

Arıları sıradan bir kontrol ettim iki kovanda acayiplik vardı.

Kovanlarımız alttan havalandırmalı ve sıcaklarda çekmeceleri biraz açmışltık.

İki kolonimizin altına dışardan arı gelip barınmış, birisinde petek örmeler filan başlamıştı.

Körügü yaktık, hemen boş kovan hazırladık.

Hacı abiyle duman verdikten sonra arılı koloniyi yere vurduk, tabi koloni çıkışı kapatıldı ve Gebze’de açıldı. Ne kadar kovanı yere vursakta arıları tam dökemedik, fırçamızda yoktu, otlardan fırça yapıp tüm arıyı yere süpürdüm ve eski koloni zaten ağzı kapalı ve altıda açık arkaya aldık.

Yerine ise yeni koloniyi koyduk.

 

Aşagıta salkım olan arı artık petek örmeye başlamıştı, bu kolonideki işleri bitirdik. Sehbadaki arıyıda altına çıtalar sürerek aldık, arıya hemen ballı çıtalar verip kalanıda kendisi kovana giriş yaptı.

Bu işler acayip zaman harcıyor, öteki koloniye hiç dokunmadım önce acil işleri yapmalıyız. Sıradan arıları çaktık, zaten katlar çakılıyıdı arıları bıraktık birde almaya gittik. Sadece kapakları yeniden çakıp muslukların ayaraını yapmamız gerekiyordu. Hava sıcak ve oruçluyken bu işler zor. İş bitmeden kalfamız geldi. Çakım işi bitmek üzereydi, bitirin gidelim, abi kovan önleri ayarlanacak, yav gece yaparsınız. Püsküllü bela, yav gece niye zaman harcayalım hazır olsun filan, baktık olmayacak megersem beni bahçesinde gezdirip bir şeyler yiyemediğimi görüp süründürmekmiş derdi.

O zaman dedim şu kovanın altındaki arıyıda alalım. Hemen bir boş kovan ve daha önceden ayırdıgım ballı çıtada kovana konuldu, ve kalfayla arıyı kovana vurup eski kovan yerinden alındı ve yeni koloni eskinin yerine konuldu, eski kovanın muslugu kapatılıp akşama hazır vaziyette iki koloni kenarda bekliyordu.
koloni altına giren oğul arı, arıcılık videoları Ali_Turk

Hadiyin gidiyoruz.

 


Yorulmuşum bahçede biraz yattım, sonra horuzu ziyaret ettik, bahçede bu sene bayagı bir meyve sebze vardı, ama yiyemedik. Tüm hacının yüzünden beyaw. Ben bayramdan sonra arıları getirecektim. Kalfayı elimden aldı da denilebilir.

Bu esnada hacının oğlanlardan biri, çorludan yabani armut getirmiş. Hacı doktora soruyor buralarda yabani armut varmı. Muhteşem abida şu aşagısı eskiden bizans bağlarımış armut var dedi.

Bir gittik bizim kalfa uyuyor be. Bademler, üzümler, incir çesitleri hepsi organik. Oruçlu oruçlu topladık, doktorda bizim yerimize toplarken hep yedi, bu hacı için bu oğlu için, bu ustam senin için derken balkon trıpleks oldu.

Allah herşeyin hayırlısını versin::))

Sonra hacıya dedi çuvalı ben taşıyacam, olmaz filan derken çuvlla birlikte çuvalladı ve düştü, tabi o sahneyi çekemedim, çünkü bende dolu bir armut poşeti taşıyordum dilimiz damagımız kurudu ama iftara kadar acayip armut, badem, incir ve züm topladık.

Kalfa yuvarlandıktan sonra baktım Fatih çuvalı ben alayım deyince hiç sesi çıkmadı, pil bitti, sana kim dedi o kadar armuy ye diye, pis bogaz diyecem olmayacak şimdi.

Ve 2011 yılının son iftarını Trakya da yapıyoruz. Sonunda kalfam ustalık belgesini alacagını düşünerek horuzu kestim dedi. Kes kes alısın belgeyi acelen ne ::))

 

Sanki kelege geldik bak şimdi jeton düşüyor, bana ilk önce iki but vermişti, bitirdigimde ise tabagıma gene but koydu, benim gördüğüm horuzun iki budu vardı?

Tepside hala butlar var, bu ne biçim iş….

İnsan demekki açkende sağlıklı düşünemiyoru::))

 

 

Çaylarıda içip geçiyoruz arılıga, arı yüklerken çalışanlar çift olmalı. Bir kişi acayip zortlanırsınız, iki kişi en ideali, geçte olsa her işi yaparsınız. Üç kişinin yaptıgı iş iki kişininkinden biraz fazla olur, 4 kişi ise işleri acayip hızlandırır, 6 kişi olursanız, arabada dizim yapan üçbuçuk atmaya başlar.::))

Gezginci arıcılık hep, çile yüklü olur.

Bu arada bizimkinin bet beniz gitmiş arı yükleyecem diye, hala ustam belgem demeye devam ediyor……

Belaya kaldık, Allah ne verirse hayırlısını versin.

Bu arada arife günü girişilşen işin bir kısmı gece bayram oldugu için bayramın ilk saatlerinde yoldaydık, gece 4 te arıları indirdik, 5 te eve girmiştim, ne bayram ne bayram::)))))

Durumlar fena degil, bal sagımı var bayramda bu işide bitirmeliyiz.

 

Herkese hayırlı bayramlar, bayramınız mubarek ola.


Etiketler: , ,
Arıcılık Bilgi Merkezi, gezginci arıcılık | Yorum Yok »
Forum