ANA ARI SERTİFİKA TÖRENİ VE BEYKOZ AKBABA KÖYÜ BAL FESTİVALİ
Ekleyen, Ali Türk on 26 Aralık 2011 – 10:46 -
3.Geleneksel Beykoz Akbaba Köyü Kestane Balı Arıcılık Konferansı ve ana arı kursu sertifika dağıtım töreni Akbaba Köyü’nde yapıldı.
Konferansın açılış ve misafirlere hoş geldiniz konuşmalarını Beykoz İlçe Taraım Müdürümüz, Sayın İbrahim Özdemir ile İstanbul arıcılar birlik başkanı Sayın Onur Çilenk yaptılar.
Ali Kandemir hocamızda bazı konulara değindi.
Bizi kırmayarak Ordudan kalkıp gelen, Ordu arıcılık enstitüsü Müdürü Feyzullah Konak sunumda bulundu. Konuşmasının ana başlıkları ise dünyada arıcılıkta gelinen son noktalar, damızlık ve suni tohumlama konusu ağırlıktaydı.
Seminerde konuşmacı olarak Ana Arı Yetiştiriciliği Eğitimini tarafımıza veren Ordu Arıcılık Enstitüsü Müdürü Sayın Feyzullah Konak katıldı.
Feyzullah Konak hocamız, yurt dışından yeni getişrtilmiş yeni bir alet oldugunu bunu İstanbul’a getirip görmemizi istiyordu. Fiyatlar felaket uçuk. Feyzullah hocamızın Masada kurmaya çalıştıgı alet 5 bin avroya gelmiş. Bu alette bazı işler mıknatıs yardımıyla tutturulmuş, aslındas mıknatıs bu işe girince benimde aklıma acayip şeyler geldi. Mıknatısları kafanıza göre ayarladığınızda millerin gidip geleceği kanallara bile bana göre gerek yok. Bu masadakilerin acayip kopya yetenekleri var::))
Her şeye bir alternatif anında bulabiliyorlar. Sunitohumlama aletinin temelinin atılmasında Zafer anlayışlı abimizin emeklerinide unutmamak gerekiyor, arkadaşı Nazmi abiye beni o götürmüştü. Bir iş başladımı biter diyorlardı gerçekten öyle oldu.
Suni tohumlama aletlerimiz, eskiden numunelik bir tane göremiyorduk, şimdi sürüyle, bir kaç modeli var.
Feyzullah bey aleti kurup incelememiz için masada bıraktı. Sırf bunun için yanında bu kadar malzemeyi getirmiş, birde geri götürdü, kendisine ayrıca teşekür ediyoruz.
Peşinden Sadri abi yapılan işleri Feyzullah hocamıza sırasıyla tanıttı. En önemli parça ise dijital mikroskoptu. Bu mikroskop suni tohumlamada kullanılmasa bile, bu işin egitiminde oradaki minicik görüntüyü dev ekranlara veya bilgisayar, leptoplara aktarabiliyor.
Anında bir adet mikroskop Sadri Demircioğlu abimiz tarafından Feyzullah hocamıza hediye edildi.
Dijital mikroskoptan leptopa aktarılmış bir görüntüyü fotoladım. Bu mikroskopla çalışma imkanımız olmadı ama bana göre daha rahatlanacak, Muhgteşem abi ise taktı, hala bu üç boyut göstermiyor diyor. Yaz bir gelsin kaç boyut gösteriyor bakacağız::))
Feyzullah hocamız aletlerin ne zaman biteceği konusunda Sadri abiden bilgi aldı, aletleri bir çok kişi bekliyormuş.
Hocamızı hava limanına ben bıraktım, ayrılırken son sözleri, suni tohumlama ve yapılan işler için çok büyük iş başardınız oldu.
Zafer abi prosüdürleri yerine getirmeye çalışıyor, arıcı olacakmış::))
Üye olabilmek için bir dosya almış eksik varmı? Onur başkan tarafından bakılıyor.
Törenimize bende hala oğlumu davet etmiştim. Kendisi Beykoz Belediyesinde Veteriner Hekim, Nuh Baştürk.
Konferans sırasında yemek arası verildi. Bir ara baktım masamıza birisi geldi, sizi takip ediyorum filan dedi. Sonrasında bizim kalfayla kaynatıyorlardı. Resimdekiler Zaim Asat Gebze Hakimi, Nuh Baştürk Beykoz Belediyesi veterineri, ben Gebze belediyesi çalışanı, Dr.Muhteşem Turunç emekli arıcı, Mustafa Kemal Alkoç Beykozlu arıcı imiş, Sadri Demircioğlu Kablocu, Saim Ahmet Gürel ise pazarlamacı, memleketler ve meslekler ne kadar farklı ve aynı karedeyiz.
Konferansta verilen araların birisinde az arazi olduk. Zaim abinin Akbaba köyüne 1 km uzaklıkta bir akrabası varmış. Bizi yolda karşıladı, hala dayı çocuklarıymış, o kadar ilginçlikler olduki, ziyarete Muhteşem abide geldi, Saim adres göstermek için geldi. Dereseki köyü’nden Hidayet abiyle Sayın Zaim Asat kardeş çocuklarıymış. Buraya kadar sorun yok, hidayet abiyle Muhteşem abi mesayi arkadaşı çıktılar. Birisi itfayiyeci, birisi hızır acil servisci ve aynı binada altlı üstlü bulunmuşlar. Bazı şeyleri kafam almıyor, benim burada ne işim var gibi?
Hidayet abi dayıma hurma yollamak istiyorum, Zaim abide babam buna çok sevinecek dedi. Bizde kendisini kırmadık, çıkıp hurmaları toplamakta bana düştü. Tabi bu olay bazı basın organlarınca çarpıtılıp başka yerlere çekilmiş, efendin birileri bahçeyi talan etti filan gibi. Bu adamı bahçenize niye sokuyorsunuz gibi söylemlerde kulagıma gelmiyor degil.
Malın sahibi orada, kardeş çocukları orada başkalarına ne oluyor anlamıyorum, insan üzülüyor hani::((
Neyse ziyaretin kısası makbül, bahçede başka meyve sebze olmayınca geri dönmek zorunda kaldık.
Akbaba köyünden Afrikalı Cemal abimiz beni doktorumla bir çekiver dedi.
Seminer ve tören bitti, karşılıklı elimizdeki dökümanları hocamızla paylaştık. Bu konuda flaş dişkler harika iş görüyor.
Bu işlerde Bahri Işık kardeşimin çok büyük emekleri oldu, şimdi yeni bir şeylere imza atıyor, Uluslar arası bir etkinlik için çalışmalar yaptığını öğrendim. Bu tür kişilere tabiri caizmi bilemiyorum hastayım. Nasıl hizmet verebilirim diye kıvranan kaç memur vardır hiç düşündünüzmü. Keşke tüm memurlarımız Bahri Işık gibi gayretli olabilseler. Allah kendilerinden razı olsun. İlçe tarım Müdürümüz bile konuşması arasına Bahri beyin emekleri bu işte benden kat kat fazladır diye kendisine menmunuyetini belirtti.
Bizim eksikliklerimiz projeler için bir sürü fonlar var, bu fonları ülke olarak kullanamıyoruz, bu gibi fonlardan yararlanmak için projeler hazırlamak için Bahrı Işık’lara çok ihtiyacımız var.
Konferans bitti, hocamızın ağzını bir aradık aç filanmısın gibilerden, yok tokum açıkmadım desede biz yemedik. Sen aç degilsen benim suçum ne be adam::))
Hep birlikte Beykoz sosyal tesislerine gidildi, deniz manzaralı güzel bir yer ama soguk oldugu için manzaradan mahrum içeride yemek yedik.
Bu esnada olayın bir başka gizli kahramanı ise Beykoz Akbaba köyü Muhtarımızdı. Konferansın yapılacağı salonu ayarlamış, yiyecek içecek temini yapılmış, bu işler zor işlerdir kendilerine ayrıca teşekür ediyoruz.
Bir dahaki etkinliğe yeni bir sponsorda bulundu, onu başka bir yerde paylaşalım.
Zaim abi bir ara bana dediki buraya gelirken böyle dememiştin, abi ben nerden bileyim arıcıların böyle muhabbet edecegini, gidip törene katılıp belgemizi alıp ayrılacaktık, akşam oldu hala yapışık ikizler gibi ayrılamıyoz. Genede Zaim abim benim bu ortamdan sıkılmam gerekiyordu neden sıkılmadım hala anlayamamış.
Bu esnada arada kaynadı, ana arı üretimi için eğitim almıştık, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca bizlere sertifika verildi.
Allah hakkımızda hayırlı etsin, tüm emeği geçenlere teşekür ediyorum.
Etiketler: ., ana arı üretim sertifikası, ana arı yetiştiriciliği sertifikası, arıcılık, arıcılık konferansı, beykoz akbabaköyü kestane balı festivali, feyzullah konak, suni tohumla cihazları
Arıcılık Bilgi Merkezi, Arıcılık Eğitimi | Yorum Yok »
3.GELENEKSEL BEYKOZ AKBABA KÖYÜ KESTANE BALI ARICILIK KONFERANSI VE ANA ARI SERFİTİKA DAĞITIM TÖRENİ
Ekleyen, Ali Türk on 20 Aralık 2011 – 21:02 -2011 Yılı Beykoz geleneksel kestane balı festivali bu sene yapılamadı. Bu işe emek ve gönül verenler bir konferans ve törenle yıl içinde bir etkinlik yapalım gelenek bozulmasın istemişler.
25/12/2011 Pazar günü İstanbul İli, Beykoz İlçesi, Akbaba köyünde, 3. Geleneksel Beykoz Akbaba köyü kestane balı arıcılık konferensı ve ana arı üretim kursuna katılanların sertifika töreni yapılacak.
İnşallah bizde orada olacağız, etkinliğe tüm arıcılar davetlidir.
Kendisi,Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü
İstanbul Arı yetiştiricileri birlik başkanı Onur Çilenk ve Bartınlı arıcı Erkan Kara.
Ana arı Kursunun açılması için uzun süren çalışmalar yapan ve bu işte en çok emekleri olan üç kişi.
VeterinerBahri ışık.
İstanbul Arı Yetiştiricileri Birlik Başkanı, Onur Çilenk.
Beykoz İlçe Tarım Müdürü, İbrahim özdemir
Etkinliğin yapılacagı adres.
Beykoz Akbaba köyü kayra düğün salonu.
Tüm Arıcılar davetlidir.
Etiketler: ana arı sertifika töreni, arıcılık, bahri ışık, beykoz akbaba köyü, feyzullah konak, ibrahim özdemir, onur çilenk.
Arıcılık Bilgi Merkezi, Magazin | Yorum Yok »
ARICILIKTA YOGUN BİR HAFTA GERİDE KALDI
Ekleyen, Ali Türk on 20 Haziran 2011 – 10:05 -Ana arı ütretimi ile alakalı kursumuzun uygulama bölümündedeyiz. Uygulamada rahat hareket edebilmemiz için arılıgımdan karniol arı götürdüm. Yaklaşık 25 kişiden oluşan kursiyerlerin hiç birisi sokulmadı. Biz zaten arımızı biliyoruz ilk etapta bir çok kişi uzaktan seyredip sonra çıtların ve kovanın başına toplandı. Resimde gördüğünüz gibi bu ara acayip tempodan olsa gerek şavtımız biraz kayık.
Evet bunlar çakma karniol degil, şimdi her şeyin çakması var, arıcılıgı bilmeyen çakma arıcılar bu arıya neler demişlerdi, arılıga bile sokulması büyük hata imiş::))
Şimdi kendileri arıya sokulmaya devam ediyorlar….
Arıcılık dedeyasalarıyla veya babayasalarıyla yapılır ise bu arıyla çalışmak münkün degil, arıcılar önce gelenek arıcılıgını bırakıp, modern arıcılıga geçmeli.
Arıcılıkta yogun bir hafta dememizin boşuna degil. Gecelergündüzler birbirine girdi. Arıcılık genelde gündüz yapılsada, gece yapılanı işlerimizde var. Bu sene üç sefer Şile Kızılca köye gittik, üçüde gece. Beykozdaki arılarımızı akasyalar biter bitmez kestane kaldırmamız gerekiyordu. Bir gün öncesi gidip kovanları çaktık. Ertesi gün kamyonu götürüp yükledik, gece kızılca köye indirdik ve eve gece geldigimizde 04:00 dü.
Ertesi gün anaarı kursu başladı, kursun ilk akşamı evime gece 23 de geldim, kayınço misafir::))
Ben az yatacam diyemiyorum::((
Hiç 24 de kadar oturmayan kayınçonun oturması tuuttu.
Hemen yatıp, saati gece 01:30 kurdum, hava alanına gidilecek, dostum Mehmet Yüksel’i ben alacagım.
Hava alanına vardıgımda gece 02:00 yarım saat sonrası uçak indi, Mehmetin çıkması, saat gece üçü buldu, eve gelmemiz neredeyse gene dört olmuştu::))
peşişi peşine 2 gün gece dörtte yattım.
Tabi bu arada izine ayrıldıgımız yazmayı unutmuşum, 3-4 günlügüne izine ayrılmışım.
Ertesi gün Yusuf Şimşak’ta kabine toplandı. Bu toplantı ayrı olarak paylaşılacak.
Kursumuzun uygulamasına hocamız Feyzullah Konak suni tuhumla aletini kesin görmek istiyorum demişti, çünkü kendiside böyle bir alet yapmak için çalışmaları olan birisiymiş. Sadri abiyle görüştüler, bana da bu aletten yaparmısın dedi, Sadri abim neden olmasın dedi ama::)) Muhteşem kalfam araya girip, Sadri abi belgeleri alana kadar aleti teslim etme diye diretiyor::)))
Larva tranferi başlıyor.
Uygulamada larva alamayana belge yok….
Burada önemli bir konuya açıklık getireyim, ben hep merak etmiştim hangi larvayı almalıyız, bunu hiç bir egitimde görmedik biz bu işi kendi kendimize buraya kadar getirmiştik.
8-12 saatlik larvalar anaarı üretiminde çok ideal olanı imiş.
Larvayı kaşıga alıyorsunuz ve azıcık sütün içinde larva varmı yokmu onu kestiremeyip görmek için ugraşıyorsunuz, he bu larva 12 saatlik larvaymış.
Çin kaşıgında larvayı çok zor seçiyorsunuz, zaten larvayı gördügünüzde o larva kurumuzur dedi Feyzullah bey.
13 gün sonrası dogmayan anaarı memelerini imha edin, çünkü onlar yaşlı larvalardan oldugundan 13 günde doğamıyormuş.
Ben bir soru sordum binlerce kutusu olan bir işletme hangi gün memelerin dogdugunu kontrol ediyor? diye, soru biraz havada kaldı.
Alınacak larva kıl kadar ancak vardı.
Bizim kalfa bir larva aldı, hoca larvaya bakıyor bunu almayı nasıl başardın, tabi kafadaki büyüteçli gözlügü görmüyor::))
Bizimkide hocam dersi geçtim dimi diye hemen orada işi bağladı gitti.
Sadri abi arkada sırasını bekliyor, hocam benim gözlerim keskin, gözlüksüz istediğin larvayı alırım diye havasını attı.
Bu arada ben duyduklarımdanacayip etkilenip kursta hocamıza tekrar sorma geregi duydum, bir başlatıcı koloniye 66 anaarı yüksügü verebilirsiniz dedi, bu yaklaşık 8-10 çıta genç arısı olan bir koloni için. Bana göre çok fazla ama dogrusu buymuş. Ben kendi arılıgımda 8-10 çıtalı bir kolonide 26 meme veririm ve bunun bir kaçı tutmaz, ortalama 20 meme yi besletip olayı o kovanda bitiriyorum, hoca bana dediki sizinki çok zengin işi, işin en ekonomik ve verimli boyutu benim anlattıklarım dedi. Bende zaten biz ekonomiden anlamıyoruz, biz hobi anacıyız, herkes gülüyor.
Yakında şu ekonomik boyutu bir uygulamaya koyacam. Az arıyla çok iş.
Kursun ilk ayagını tamamladık, kursiyerler Saim Gürel kardeşimizin arılıgında bir hatıra fotosu alındı.
Hafta içi gene bir misafirim vardı. Zafer Anlayışlı abim, ruşetle arı istemişti onları ayarladık. Bu sefer anaarı kestirmeyecek::))
Zafer abi yolun açık olsun sağlıcakla git ve gel. Birde anaarı kutusu verdik çalışır vaziyette anaarısıda çiftleşip yumurtaya başlamıştı.
Bu sene ilk defa kanola balı ile tanıştık. Trakyada binlerce koloni vardı hiç bir arıcıyı sagımda göremedik. Hatta kanolada arı söndürenler oldu onlardanda ses seda çıkmıyor. Balın rengi aşırı açık, resimde gene biraz koyu duruyor. Üstteki bal kestane balı. Arılıktaki tenekeler donmaya başladılar. Evdeki balı 3 gün 45 derecede beklettiğm biraz kıvam kazansın diye kıvam filan kazanmadı olan bizim elektirik faturasına oldu sanırım, bal su gibi cıvık. Bu ısının faydası bal donmadı.
Kanola balını, anaarı memesi besleyen kolonilerin beslenmesinde kullanıyorduk. Bu mevsimde donmaya başladı. Birilerinden duyduklarınız yalan yanlış veya palavra olabiliyor, arıcılıkta hadiseleri yaşamak daha güzel. Bakın aynı bal birisi evde donmadı, ısıtılmayanı bu mevsimmde dondu.
Kullanacagımız bal tenekelerini, mum eritmede kullandığımız camlı buzdolabına alacagım.
Alın size bal eritme. Donmuş balı beleşe eritme teknigi::))
Balı sulandırıp meme beslemenin yanında, anaarı çiftleştirme kutu kontröllerinde gıda sorunu varsa, hemen sulandırılmış balı çıtalara fışkırtarak dolum yapıyoruz.
Cumartesi gecesi kestanede bala çalışacak son kolonileri götürdüm, son götürdügüm 9 koloni devşirme kolonilerden oluşuyor. Gebze de yatacaklarına kestane balı yapsınlar, kestane balı çok kıymetli, geçtiğimiz sene kilosunu ben 40 liradan sattım. 70-80 liraya satanlarda var.
Aynı akşam Gebze Bal Üreticileri birlik başkanımız Kadir Gürkan beyde arılarını Kızılca köye indirdi.
Koloniler açıldı sorun varmı onlara bakıyor.
Ben çarşamba gecesi kamyonla gelen arıların musluklarını açarken, arabaya yakın olanlar aracın farına uçuş yaptılar söfore arabayı ya ileri al, yada farları söndür dedim, söfer piyasada yok, hacının yanında sıgara içemiyor, hacı ben alayım diye arabaya çıktı, bu seferde el frenini bulmadı, arı o esnada bana sardı, ister istemez kızıyorsunuz, zaten haşat olmuşunuz birde gece iğne ye.
Hacının oğlu gelip ileri kanyonu aldı ama bizde bayagı bir iğne yemiştik, kalan kolonileri açtım, o karmaşada bir kovan atlanmış.
Bu akşam gittigimde olayı fark ettik 30 çıtada çalışan bir koloni, komple sönmüş::((
Küçük bir detay veya ihmal, yorgunluk, dikkatsizlik, sıgaranın faydaları ne derseniz deyin, zayıf arı olsa kesinlikle sönmezdi, çünkü üç katın içinde dünya alan vardı, üç günde koloni bu şekle gelemez.
Koloniler açıldıktan sonra kesinlikle yeniden kontrol edilmeli. Ben eşekten düştüm, siz düşmeyin, eşekten düşen, bir daha çok zor düşermiş.
Osman Efe Gürkan;
Sünnet düğünündeyiz. Kadir Gürkan beyin oğlu.
Yav bizim çocuklugumuzda köye davulcuyla bir zurnacı gelirdi, köyün altından bir girerlerdi, elinde çantası olan adam eve girip, budamamı, aşılamamı, ucundan azıcık alıp hemen başka eve geçilirdi, bazı çocukları yakalamak için enderde olsa safari olurdu.
Birde şimdiye bakın, oh be, padişah maşallah::)))
Kadir bey dün gece Kızılca köydedi, şimdi Eskihisar köyü, kapatan köşkünde misafirlerini karşılıyor.
İnşallah oğluyun, damatlıgını hatta torunlarınında sünnet cemiyetinide görürürz sayın başkanım::))
İyi dua ettim hani::))
Hemen buradan yigenimin düğününe geçiyoruz, yav yaz günü size ne oldu, güzelim kış günleri duruken şimdimi evlenilir.
Yakup Baştürk;
Yegenim 19/06/2011 günü dünya evine girdi.
Dayı olmak zormuş, bir yerden yaşlandığınızı fark ediyorsunuz, daha dün bunlar çelik çomak oynuyorlardı, hayret büyüyüp evlenmişler bile::))
Başka zorluklarıda var dayılıgın, yok sandığın üzerinde oturanı indir, yok kapı açılmıyor onu aç, sanki çilingiriz. Sanki memlekette başka dayı kalmamış::))
Hele şükür gelini dışarıya çıkardıkya gerisi kolay, hadiyin damat evine.
Merasimler bitti artık gelinle damadı evine yolcu ediyoruz.
Damadın sadıcı, abi hep damadı çektin birde beni çek dedi.
Ayıpsın dur birde seni çekeyim, resim alıp postaladık, dünya iş hafta arasına sarktı, ama::))
Oh be kurtulduk::)))
Etiketler: anaarı üretim kursu, arıcılık, arıcılık suni tohumlama, feyzullah konak, kadir gürkan, karniol arısı, larva transferi, osman efe gürkan, yakup baştürk, yapay tohumla, zafer anlayışlı
Arıcılık Bilgi Merkezi, Magazin | Yorum Yok »
ARICILIK VE ANA ARI YETİŞTİRME KURSU
Ekleyen, Ali Türk on 20 Haziran 2011 – 06:51 -Feyzullah bey saha çalışmaları yapan birisi, yaklaşık 400 kovanla arıcılık yaptıgı günleri anlattı. Arıcılığın bir çok temel sorunlarının altında ana arı yatmakta bunda hepimiz hemfikiriz.
Ana arı kursunun başlatılmasında başta Onur ve Bahri beylerin emekleri çok fazla.
Etiketler: ana arı üretim kursu, anaarı yetiştirmek, feyzullah konak
anaarı | Yorum Yok »