AYDINCIK GÜNLERİMİZ
Ekleyen, Ali Türk on 26 Mart 2013 – 21:42 -
Çıtaların eşek dediğimiz parçası, üst çıtada kanal yok, erimiş mum döküp tutturuyoruz.
Tellerin ısıtılması işini, çıkma bir akü ile yapıyoruz, ben trafomu evde unutmuşum.
Çıtaları temizlerken İlhami abi bayağı bir propolist topladı.
Haftada iki gün olan salatalık toplama işi havaların ısınmasıyla 3 sefere çıktı. Her toplamada serada bostan topluyoruz, burada salatalığa bostan diyorlar.
Genelde bir sırada bir buçuk kova salatalık oluyor, gecelerin bir kaç gün soğuması büyümeyi geciktiriyor. Bir sıradan topladığım salatalık bir kova. 3 Kova salatalıktan bir kasa doluyor.
İlhami abiye fazla salatalık yiyorsun diye takılmıştık, uzun süre salatalık yemeyince Ekrem zorla yediriyor..
Hafta içi cumadan sonra Aydıncık İlçe Tarım Müdürlüğünü ziyaret ettik.
Güzel bir sohbet ortamı vardı
Her gün herkese göre iş verilir::))
Tabir yerindeyse, rezillik her tarafımızdan akıyor, ne kadar çalışırsan çalış işlerin bitmeye niyeti yok…
İstanbul arıcılık festivalinde aldığım erkek gözlü petekleri kullanıma hazırlıyoruz. Erimiz mum sürüyoruz, plastiğin yüzeyi erimiz bal mumu kaplanıyor.
Bir başka denemelik plastik hem petek hemde çıta, bunu da mumladık.
Bir çok numunelik plastik malzeme var.
Erkek gözlü plastik ile işçi gözlü plastik yan yana.
Bu malzemenin üzerine invert şurup püskürtüyoruz ve koloniye veriliyor. Bu malzeme hem çıta aynı zamanda plastik petek.
Bizim için en önemli malzeme erkek gözlü olanlar, istediğim boyutlarda hazırladık.Arıya istediğimiz zaman erkek attıra bileceğiz.
Akşam üzeri verdiğim bir plastik çıtanın ertesi sabahki hali.
Elimizdeki tabanlı çıtalar bitti, yeni sistem meme tutturma::))
Memeleri tabansız çıtaya erimiş bal mumuyla yapıştırdım.
Arkadaşım Ekrem Kara’nın bacanağı, Ali Çabuk tarafından davet edildik. Ali Çabuk halde kabzımalcı, yani toplanan ürünleri başka şehirlere gönderiyor. Aynı zamanda teknesi var ve balık tutmakta usta, daha bir sefer ne denize girdik nede balığa çıkabildik, ahhh işlerrrrr, bir bitseydi……….
Ali Çabuk bizi bir gün balığa götürecek te ne gün belli değil, kendilerine teşekür ediyoruz.
Arıların arkasındaki yamaç sap sarı oldu, bunlar azgan çiçekleri. Bir kaç gündür ortam sanki rahatladı, nektar geliyor.
Domatesler sera içinde kenarlara yemelik ekiliyor, genelde Aydıncık’ta domates ekimi yok.
Dutlar burada hiç bitmiyor, kasımda dut yemiştim, şubatta yedim, gene içinde olanları var, bu dut acayip, yılın her ayında üzerinde olmuş dut bulunuyor…
Çağlalar kartlaşmaya başladı, kıyıda köşede geç çiçeklenenleri bulup icaplarına bakıyorum. Bunlar körpe.
Limon ve portakallar çiçeklendi, acayip güzel kokuyorlar, sanki zambak kokusu var.
Bahçede bir erik keşfettim, acayip bir ağaç, bir tarafta çiçekleri var, öbür tarafta yenecek erikleri bulunuyor.
Erik ve çiçekleri, sanki yedi veren cinsi…
Ekrem Karanın oğlakları çok şirinler…
Kardeş olmamalarına rağmen, birisi anaya birisi babaya mı? dedeye mi? çekti bilemiyorum.
Akşam üzeri keçi ve oğlaklarıyla ilgilenmekteyim. Keçi ve keçicikleri ellerimle besliyorum::))
Etiketler: Ali Çabuk, arıcılık, arıcılık işleri, azgan, badem, çağla, can eriği, janter memeleri, limon çiçeği, mercan balığı, oğlak, petek takmak, plastik çıta, plastik petek, propolist, salatalık
Anaarı üretme teknikleri, Arıcılık Bilgi Merkezi, Arıcılık Eğitimi | Yorum Yok »
ARICILIK VE AĞUSTOS AYI
Ekleyen, Ali Türk on 06 Ağustos 2012 – 16:02 -
Enginar çiçeği.
Bu sene enginar üretimim fiyaskoyla sonuçlandı::((
İki adet enginar yetişti, bi,z koparana kadar ikiside çiçek olmuş. bu mevsimde çok olsa acayip arılar istifade edecekler, bir sürü arı ve böcek tarafından bu çiçek ziyaret ediliyor.
Ağustos ayı zaten sıcak, birde ramazan ayı girince arılıkta gündüz adım atılacak gibi degil. Üretmiş olduğumuz ana arıları akşam üzeri toplayabiliyoruz, sonrasında koştura koştura iftara yetişiliyor. Sonuçta orucun 15 günü bitti, geriye az bir şey kaldı.
Bu yıl çok kurak geçti diyebilirim. Haziranda kestaneye gidildi damla düşmedi, peşinden trakyaya gidildi, temmuz ayı bitti damla düşmedi, şimdi ağustostayız, kış iyi olmasaydı her şey kururdu diye düşünüyorum. Bu kuraklığa rağmen pürenler hala canlı, bir yağmur çok şey demek, pazar günü 10 km yakınımıza acayip yağmur ve dolu yağdı, yolu görmek imkansızdı, arabayı kenara çekip yağışın hafiflemesini bekledim, arılığa gittim bizim ormana damla düşmemiş.
Ana arı üretimin olmazsa olmazı erkek arılar.
Bu yıl çok önceden davranıp ürettiğimiz 5 ana arı 3 gün arayla üç sefer beş dakika bayıltılıyor. Bu ana arılar daha sonra erkek yumurtası atıyor. Karbn gazı CO2 ana arıyı yaşlandırıp çiftleşme isteklerini yok ediyor. Literatür böyle, benim ana arılardan birisi literatürü deldi, üç bayılma kesmemiş, birisi çiftleşmeye çıkmış ve şu an işçi yumurtası atıyor. Üçer günlük bayılmalar esnasında ana arı hep kafeste duruyor, en son serbest bırakılıyor. Bundan sonra bu tür işlemlerden sonra ana arıların kanatlarını kesmeye başladım. Sonuçta erkek bu mevsimde mumla arasanız bulamazsınız. Bu yöntemle üretilen erkekler genelde larva veya pupa döneminde alınıp yerine başka kovandan kapalı işçi veriliyor yoksa nesil nasıl devam etsin bu kololine?
Uygulamada 32. sırada yer almış ana arı nedense erkek atıyor, hiç işçi atmadı, kısa zamanda yumurtaya başlamıştı. Tohumlama notlarıma bakıyorum her şey olumlu geçmiş, verdiğimiz sperm neresine gitti anlayamadım. Bu ana arıda erkek üretimine alındı, saf ana arı beklerken saf erkekler üretiyor::((
Bu koloni ise Trakya dan geldi. 5/7/2012 tarihinde arılarımızı kontrol etmeye gitmiştik. Myhtarımız kani bey bu kovan gelişmiyor dedi, kovanı bir açtım, üç çıta kapalı erkek vardı. Dedim ben bu kovanı alıp sana başka kovan vereyim kabul etti. Temmuz başından beri bu arıda erkek üretimi yapıyor.
Bu ana arıya bu mevsimde paha biçilemez::))
Memlekette soyu ne olduğu belli olmayan analara paha biçemeyenler var, Aziz Nesin boşuna konuşmamış birden onu hatırladım::))
Sökülmeye başlamış erkek arılar. Genel olarak anasız kolonilere verilip orada doğup beslenmeleri sağlanır. Sıradan başka kolonilere bu çıtayı verirseniz doğan erkekleri anında kapı dışarı eder, mevsim erkek mevsimi degil. Bu tür koloniler sürekli kapalı yavru takviyesi ile ayakta tutulur ve verilen çıta ara sıra kontrol edilir, verdiğiniz çıtadan ana arı memesi yapılıp ana arının işine son verilebiliyor.
Trakya’dan gelen koloninin ana arısı, görüntü gencecik, fırıl fırıl kovanda dönüyor ama dölsüz yumurta atıyor. Ana arının tipine bakıp ondan manalar çıkartılsaydı, dünyada damızlık diye bir kavram olmazdı.
Erkek arılar doğmadan anasız kolonilere alınmalı, yoksa erkek arılar kaybedilebilir.
Zaim abinin site yöneticisi Raşit bey, kendisi Bulgaristan’daydı kendisi göçmen. Yurda döndü, maskesinide alıp daha önceden kararlaştırmıştık iki koloni istiyordu.
İçten bölmeli oğul kutusu getirmiş, dedim durup duruken başımıza iş çıkartma, götür ruşetleri aktar dedik.
Bulgaristandan getirdiği kovan modelinin altı. Altlık seyyar, katlar seyyar, kovan seyyar, her kattan ve kovanın ortasından çıkışlı, dedim git işine yeni şeyler görmek istemiyorum.
Kovanın sadece altlık sabit::))
Altlığa sadece katları diziyorsunuz.
Raşit bey sonnda arılarına kavuştu, site yavaş yavaş arılanmaya başladı::))
Eşek arıları bu sıra arılara musallat oluyorlar. İşçi arılarıanında parçalayıp yemeğe başlıyor.
Yıllar öncesi balık avına gitmiştim, gittiğimizde bir kaç gün kaldığımız olurdu, son yıllarda bir sefer bir günlüğüne bile gidemiyorum.
Balık tuttuğumuz yerde eşek naneleri vardı. Eşek nanelerinede bal arıları konuyor, eşek arısı sanki savaş uçagı gibi, nanelerin arasına bir dalıyor kaçmaya çalışan işçi arıyı yakalayıp yiyordu. Bende eşek arılarını yakalamaya çalışıyordum, yanımda bulunan balık kepçesi bu iş için acayip işe yaramıştı, birden taaa o günler aklıma geldi.
Balık malzemecisine gittim. Kepçe alacağız adam soruyor, teknedemi kullanacaksın::))
Yok bunu ormanda kullanacağım dedim adam acayip acayip baktı durumu anlattım şaşkınlığı geçti.
Eşek arı avı’mız bayağı bereketli geçiyor.
Av peşinde olan eşek arısını avlamak çok basit, sıcaklarda uçmuyolar, akşam üzeri arılıga geliyorlar, üç akşam eşek arı av partisi yaptım, yüzden fazla eşek arsı mevta, hem kepçe sallamasını unutmayalım, kışın büyük olasılıkla hep balı tutacağız, Zaim abi tekne aldı, devamlı davet ediyor nasıl gideyim bu iş güç arasında…
Bunların kolonilerini bulabilsek imha daha kolay olacak ama ormanın kim bilir neresindeler.
Eşek arıları, içiçi arının en az dört beş misli büyüklüğünde.
Eşek arı tuzağı. Eşek arılarına başka ikramlarımızda var. Ne hikmetse dün hiç teşrif etmediler.
Bir kaç ped şişede tavuk ürünleri deneyecegim, bu arılar etçil.
Yol kenarına dökülmüş harfiyat ve ürzerindeki bitki ilgimi çekti. Yaklaştım kendi kendine büyümüş br meyve, henüz olğunlaşmamış, yoldan görünmeyecek şekilde arka tarafa aldım, sabırla olğunlaşmasını bekliyorum::))
Kendi kendine yetişen bir karpuz. Birde bakım yapılsa kim bilir nasıl olurdu. Hani kuşun kurdun hakkı derlerya, bakalım olğunlaşana kadar yolun kenarında kalacakmı, kalırsa hasadı görüntülerim::))
Etiketler: enginar çiçeği, eşek arı avı, eşek arı tuzağı, eşek arısı, kapalı erkek arı
Arıcılık Bilgi Merkezi, Arıcılık Eğitimi, arıcılık ve sonbahar | Yorum Yok »
KAPALI İŞÇİ ARI YAVRULARI
Ekleyen, Ali Türk on 30 Mart 2012 – 19:55 -ana 2 çıta ful arı verin ana arısı olsun, ben bu arıyı bir ay içinde katlı konuma getireyim.
Ben böyle bir durumda neler yapıyorum anlatayım.
Zayıf koloni dediğimiz kolonideki açık kapalı yavrulu çıtayı alıyoruz. Bunu niçin yapıyorum, bu çıtada hemen çıkacak yavrular olduğu gibi 21 gün sonrasında çıkacak yavrular vardır. Bu işlemi hızlandırmanın yolu ise bu çıtayı alıp, arılarımızın sarabileceği, çıkmaya başlamış kapalı yavru vermek, bazı yerlerde sökülmeye başlamış yavruda deniliyor.
Bir çıta kapalı yavru çıktığında 3 çıtayı çok rahat sarar ve verdiğimiz çıtadaki kapalı yavruların en geç çıkanı 10. Günde doğar. Kovanın elindeki açık yavrulu çıtayı alıp, bu sefer iki çıta sökülmekte olan iki çıta kapalı yavru veriyorum, 10 gün sonrası bu iki çıtadan çıkan işçi arılar 6 çıtayı sarar, bir tur daha aynı işlemi yapın, bir ay sonrası sizin bir çıta arınız kata gelir. Zayıf kolonilere ben bu işlemi uygularım.
Koloni gezdirmeye filanda gerek olmadan, her şey sizin kontrolünüzde ve arılığınızda yapılıyor.
Güçlü kolonileri zayıflatmak için kapalı yavrularını almanız gerekiyor
Bu açıklama yetmedi ve resimli anlatıyorum.
Zayıf arılara çıkmak üzere kapalı yavru verip, kısa sürede çıkan yavruların yerine gene bir başka kovandan bu kovana bu tip kapalı yavru verildiğinde zayıf koloni çok kısa sürelerde kat atılacak duruma getirilir. Nasıl mı? önceki iletimde biraz bahsetmiştim ama biraz daha açayım.
Ana arı yumurtasından işçi arı kaç günde çıkar, 21 günde.
Peki bir çıtayı ana arı kaç günde yumurtayla dolduru, günlük 1500 yumurta atılsa 5 gün içinde bir çıtayı bitirmiş oluyor, günlük 2000 yumurta atarsa 4 gün bile sürmüyor tüm gözlere yumurta atması.
Kovanı açtığınızda sökülmeye başlayan çıtayı bulmanız gerekiyor, yani ana arının 16- 17–18- 19 20- 21. gün önce yumurta attığı yavrulu çıtayı. Zaten aşağıda resimde gelecek, böyle bir çıta yavru bulduğunuzda en fazla 5 gün sonra tüm yavrular doğmuş olur, ve aynı işlemi üç tur yapın, koloni 15 günde felaket mevcuda ulaşır. Resimlerde de gözüküyor, doğmamış arının sadece kafası vardır yani kafası kadar yer kaplar, doğduğunda ise üç dört kafa kadar yer kaplıyor. Burada şunu anlatmaya çalışıyorum, bir çıta yavru en az 3 çıta yavruyu kaplar. Gelelim resimlere. Bu resim benim blogumun kenarında 5 -6 yıldır duruyor. Orijinali geçmiş yıllara gidip bulmam gerekiyor, 3 numaralı şampiyon arımın bir çıtasından almıştım bu resmi.
Doğmak üzere olan yavruları böyle anlıyorsunuz, üzerindeki arıları silkeleyin, siz çıtayı incelerken bile bir sürü işçi arı doğar ve çıta üzerinde yürümeye başlarlar. Böyle çıta kovanda bir tane olur, yukarıda bahsettim, bu çıtaya ana arı 21 gün öncesi yavru atmış ki, işçi arılar doğuyorlar, etrafındakilerde doğan işçi arılarla aralarında saniye dakika saat ve gün farkları vardır, sırası gelen sökülüp çıkacaktır. Yani böyle bir çıtada 5 gün sonra doğmamış işçi arı kalmaz.
Bu resimde doğmak üzere olan işçi arılar var, kapaklarını yemişler ve çıkmak üzereler. Bir tanede ben resimlerken doğmuş, bakın dogmadan ne kadar yer kaplıyor, doğduğunda ne kadar yer kaplıyormuş.
Bundan önceki çıtada yavrular çıkmıştır, bu çıtadan sonraki yavrulu çıtada ise 10 günde çıkacak yavrular vardır.
En ideal çıtayı arıcı bulmalı. Resimdeki boş gözlerden yeni işçi arılar doğmuş bir çok gözün temizliği bile yapılmadığı görülmekte. Böyle bir çıtayı elinize alın, üzerindeki arıları silkeleyin, güneşte 10 dakika tutun bir sürü işçi arı doğumuna şahit olursnuz.
Zayıf kolonideki yarım yamalak yavrulu çıtasını alıp böyle bir çıta vermek kadar, sağlıklı bir takviye yapılamaz. Yıllardır zayıf kolonilere bu işlemi uygularım, bir çıta kapalı yavru, zayıf koloni için yeterlidir. Tabiki verdiğiniz kapalı yavruyu sarabilecek arı yoksa bu işlemi yapamazsınız.
Birde anasız kalmış güçlü kolonilere yavru takviyesi yapacak isem, tam tersini yapıyorum, bir sürü işçi arı yatıyor, bunlara iş lazım, o zaman ne vermeliyim, yumurtalı çıta. Kesinlikle kapalı yavru vermem, çünkü anasız kalmış bir sürü işçi arı yatıyor ise bunlara yumurta vermek lazım, gerekirse çıtanın birisi karışık yavrulu olabilir açık kapalı yumurtalı gibi. Anasız koloni biliyorsunuz kapalı yavrusu kalmadığında yalancıya kaçar, yumurtalı bir çıta verir iseniz, üç hafta bu koloni yalancıya kaçamaz.
Etiketler: zayıf koloniye kapalı yavru takviyesi, zayıf koloniye takviye vermek., zayıf koloniyi güçlendirmek
Arıcılık Bilgi Merkezi, Arıcılık Eğitimi | Yorum Yok »
ARICILIK KURSU SONA ERDİ
Ekleyen, Ali Türk on 22 Mart 2012 – 22:43 -
Alemdağ da başlayan arıcılık kursu bu akşam sona erdi. Kursiyerler kurs bitimini bal yiyerek kutladılar.
Doyana kadar herkes balı götürdü, dayanamayıp birde ben daldım.
İstanbul’un değişik ilçelerinden bir sürü arıcı adayı var. İstanbul ise arı koyacak yer bakımında bayağı bir sıkıntılı. İnşallah her şey gönlünüzce olur.
Bu abimiz ben doğal bir bal yeme pozu vereceğim bunu çek dedi,inşallah pişman olmamıştır::))
Yarasın…
Dağılmadan toplu bir resim aldık.
Kurstan çıkıp bir şeyler içelim diyorduk. Bektaş arıcılık çayımız hazır buyurun sizi bekliyoruz deyince kırmayıp işyerlerine geçtik.
Ülkemizde üretilen janter ekipmanları fiyatları herkesin alacağı seviyelere inmiş durumda.
Önceden bu ekipmanlar servetti, hesaplı bulunca kendimi tutamayıp bayağı bir stok yaptım::))
Etiketler: arıcılık kursu
Arıcılık Bilgi Merkezi, Arıcılık Eğitimi | Yorum Yok »