PASTIRMA İŞİ VE AFYONUN KAYMAGI VARDIRYA…….
Ekleyen, admin on 29 Ocak 2010 – 15:53 -
Arıcı bir ahbabımız vardı. Kendisiyle sanal alemden tanıştık, birgün nerdensin filan derken Tokat’lıyım dedi neresinden Yeşilyur. Yokya bizim müdürümüzde oradan filan derken samimiyet iyice arttı.
Aradan bir gün geçti ben iş icabı yerinde tespitler dolayısı için dışardayım. Diyorlarki bir paket geldi. Arkadaşlara dedim nedir bilmiyoruz, nereden geldi dedim Tokat’tan diyorlar.Salı günydü hışırın orada Saim abiyle hamsileri yuvarladık, dedimki bir paket varmış gidip paketi alalım.
POŞETİN İÇİNE ANA ARIYI KOYDUKTAN SONRA HERHANGİ BİR GAZOZ ALIP (KÜÇÜK ŞİŞE)GAZOZ ŞİŞESİNİ İYİCE SALLAMALI VE SONRA GAZOZ ŞİŞESİNİN AGZINI POŞETLE BERABER BİRLEŞTİRİYORUZ SONRA GAZOZ KAPAGINI YAVAŞCA GEVŞETİYORUZ TAŞIRMAMAK ŞARTI İLE BUNDAN ÇIKAN GAZ ANA ARIYI AZ BİR ZAMAN İÇİN BAYILTIYOR VE İSTEDİGİMİZ MÜDAHALEYİ YAPIYORUZ HEPSİ BU
benim blogum yok sizler hizmetleri daha iyi aktardıgınız için bu mail li düşündümbende sizin gibi karniyol düşünüyorum türkiye için ve bu yüzden fransadan karniyol getirttim fakat bizim insanlarımız anlamıyor illede kafks diyor zaten sizde bunu daha önce defalarca belittiniz lafı uzatmaya gerek yok.yakında fransaya gidecem nasip olursa fırsat bbulursam sizi nasıl ziyaret edebilirim istambula iniş yaparım ekseriyet
(bir masuru yoksa tabi)
Benim yıllardan beri kullandığım laktik asit nihayet hak ettiği yere gelmeye başladı.Tecrübeyle sabittir ki hiç bir yan etkisi yoktur.fazla attım diye tasalanmayın diğer asitler gibi arıları kavurup yakma ihtimali yoktur.Basit ölçüsüde altı ölçü suya bir ölçü laktik asittir.işçiliğide abartıldılığı gibi değildir.sprey olarak çıta aralarına ve kovan iç duvarlarına sıkın.keyfinize bakın.Bazı formik asit fanatiklerinin tüm çabalarına rağmen varraodan kovanları sönerdi bunu ben değil kendileri bloglarında yazarlardı.Ali Türk’e teşekkürler.”
Arıcılık Bilgi Merkezi | 8 Yorum »
OCAK AYIDA BİTİYOR VE KIŞ GELDİ
Ekleyen, admin on 23 Ocak 2010 – 22:00 -
18 ocak 2010 arılarımız hala uçuyor, geceler ise hissedilir şekilde soğudu. Bazı kovanlarda çıkması bitmek üzere olan yavrular bile sökümüş. Havalar gündüzleride bu tarihde düşüşe geçmişti, öğlen olmasına rağmen arılar musluk tahtasını eskisi gibi temizlemiyor.
Bazı kovanlard ise larvalar sÖkülmüştü.
Bu kovanda ne oldu çözemedim, ölen arılar genç ve musluktalardı. Bir arıda polen toplamış içeriye gidebilmek için dinleniyor. Polen getirmiş olan arı, ölenlerden daha yaşlı.
Bir başka larva söken kovan. Kovanlarımızda bal varsa bu tür hadiseler hiç sorun degil. Hatta arı duruma göre hareket edip ilerde havaların iyice bozacagını anlayıp yavruları acilen sökmeye başlıyor. Bu davranış birazda hijyenden kaynaklanıyor.Bu sene her şey bir acayip gelişti.
Mevsin nerdeyse 20-30 gün geriden geldi.
Geç gelen takvimde dolayısı ile geç gidiyor.
Benim korkum kış bir türlü gelmedi, inşallah bahar ve yazda böyle yapmaz.
18 ocak 2010. Bir bambus arısı kovanlardan birisine girmeye çalışıyor.
19 ocak 2010 kovanlardan birisine oksalik asit buharı denemesi yapıyoruz. Kar yagışı vardı hava bayagı bir soguktu.
Muhteşem abi bu aletten yola çıkarak başka bir alet yaptık diyordu, anlattıgına göre daha kullanışlı.
Bir kaç gün içinde görürüz. Önemli olan arıcılıgımıza katkılar yapabilmektir.
Asit buharını yiyen arılar zırıl zırıl ötmekteydi, dışarda kar yagıyor bunlar içerdeki asit buharını dışarı atma telaşındalar.
Bu arada organik asit albümlerimiz giderek artmaya devam ediyor.
Laktik asit özellikle kışı olmayan,Ege ve Akdenizde çok kullanılacak bir varroa mücadele yöntemi olacaktır. Bu asit yavru varkende larvalara zarar vermiyor, diger asitler larvaları olumsuz etkilemekte.Elimizdeki %85 liği kullanarak bunu nasıl elde ederiz. 1000 mililitre (1 litre) de 850 mililitre saf “laktik asit” var. Biz buna 4660 mililitre su ilave edersek yani 4.6 litre su ilave edersek elimizde 5.6 litre ve içinde 850 mililitre saf “laktik asit” olan bir sıvı elde ederiz. Buda;
5660 85
100 x
Formülüyle 85 X 1000 / 5660 = 15 buluruz.
Yani bu işlemle (1 litre % 85 lik asite 4.6 litre su ilave ederek) %15 lik “laktik asit” elde ederiz.
Kış geçte olsa kapımızı çalmış bulunuyor. En az 1 hafta böyle devam edecek, gerisinin ne olacagı ise şimdilik meçul.
Arıcılık Bilgi Merkezi | 6 Yorum »
OKSALİK ASİT BUHARI DENEMESİ
Ekleyen, admin on 19 Ocak 2010 – 22:30 -Kovanın altına kagıt verecem derken donan ellerime içersinin sıcaklıgı o kadar hissedilir geldiki. Baktık olmuyor kagıttan vaz geçtik. Birde kagıdın tutuşma sorunu olabilir diye düşündük::))
Ben ugraşırken asıl filimleri Muhteşem abim çekmiş.
İnşallah bir dahaki denemeye altı elek telli kovanı hazırlarım yoksa böyle çok zor.
Gogulda filimlerde sorun var. Buraya yeni yükleme yaptım. Bu seferde blokta yayınlayamadık.
http://tr.sevenload.com/videolar/Tiw6xq2-Uygula
Ali Şekerli ye görede kovan dip tahtasıyla çıtalar arasınd 6 cm boşluk olacakmış. Yav kimin kovanında var bu kadar boşluk ki?
Arıcılık Bilgi Merkezi | 12 Yorum »
ARICILIKTA ISLAH
Ekleyen, admin on 17 Ocak 2010 – 22:52 -Birçok ülke bunları yaptı ve yapmaya da devam ediyor.
Islah niçin yapılır neden gereklidir. Islah kelime anlamı her şeyin kötü yönlerinin giderilmesi daha iyi hale getirilmesidir. Bunu insandan alında hayvan ve bitkilere kadar her şeye yayabiliriz. Kişilerin kötü alışkanlıklarını bırakıp iyi şeylere yönelmesi sonuçta bir ıslahtır. Verimsiz fidanların aşılanarak daha iyi ve kaliteli meyveler vermesi aşı ıslahı ile olur. 10 sene önceki bir araçla, şimdiki modeli arasındaki farklar ıslah ürünüdür. Hayvanların ıslahından ise tüm üretimlerde verim artışları sağlanır. Hayatımızın tüm bölümlerinde ıslah vardır.
Arıcılıkta ıslah, başta tüm ırkların korunması anlamına gelir. Saf ırklarınız yoksa ileri gitme şansınız çok zordur. Bundan dolayıdır tüm safları elimizde tutup korumuş olacağız.
Arıcılıkta ıslahla başta verim artışı sağlanır.
Hastalıklara dayanıklı arılar oluşturulur.
Oğul meyli düşürülür.
Çok sakin arılar oluşturulur.
Yabancı bilim adamları bizimkilere diyor ki, aman haa, arılarınıza sahip çıkın. Tamam, kardeşim sahip çıkalım da siz niye çıkmıyorsunuz, kimse sormuyor. Bizi gen kaynağı olarak kullan, bana yüksek üretiminden ihracat yap, bizde ırklarımızı koruyalım dimi?
Ülkemizdeki durum ise oldukça komiktir.
Başka ülkelerde ıslah programları hızla ilerlerken niye bizde hep proje aşamasında kalıyor. Bilim adamlarımız kendileri ıslah yapamadıkları gibi, ıslah edilmiş arılara da karşı çıkmaktalar. Hem yapamıyorsun hem de karşı çık. Bu nasıl iştir. Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş. Bizim en ünlü bilimcimiz, en iyi arı kendi arınız demekte. Yüksek miktarda üretimler için ise iki kovanı bir kovan sayın diye akıl vermekte. Böyle yapıldığında bile yabancı ülkelerin tek kovanlarla yaptıkları üretimin yarısını yapamıyoruz.
Sonuçta bu ülkede arıcılık bilimsel olarak çok geri kalmıştır. Birçok ırkımız var diyenler bunların saflarını bana bir göstersinler. Bu saflardan ürettikleri kullanma melezlerini bir gösterin bakalım. Ciğerlere mundar demek nasılsa ciğere ulaşamayan kediler için çok kolay, bir şeyler söylerken alternatifiniz nedir. Öncelikle ülke olarak yönlendirme ve kullanılmaktan uzak durmalıyız. Bize kıl verenler niye verdikleri akılları kendi ülkelerinde uygulamayıp bize tavsiye ediyorlar ki.
Bir ara bu yazının bir benzerini blogumda yazmıştım. Irkları kim koruyacak diye.
http://bengittim.blogspot.com/2009/09/ari-irklarini-kim-koruyacak.html
Bilimcilerimiz gerçek bilimci ise görevlerini yapsın ve alternatifler üretsinler.
Şimdilik ben konuyu başlattım, bu çorba daha çok su götürecektir.Konunun devamı forumda.
Arıcılık Bilgi Merkezi | 2 Yorum »




