Engin abi, yazı içinde bir yerde arılarımızın tarlacıları 80 bin olur ibaresi var, sanırım gözden kaçmış. O mevsimde kovan kovan nüfusu genel olarak 80 bin demek istediniz diye algıladım...
Bu bahsettiğimiz besleme takvimi her arıya göre değildir...
Örneklemek gerekirse, Ege arılarımızı 80 bin nüfusta tutmak imkansız, bunun başlıca nedenleri ıslah edilmemiş olmamaları ve arıcılık ekipmanları diyebilirim.
Aynı durum Akdeniz arıları içinde geçerli, bu iki bölgede kovan muslukları çok dar ve genişliği çok az. 3-4 Kat olan arı 8 mm yüksekliğinde 10 cm genişliğindeki delikten nasıl hava sürkilesi yapsın...
Kafkas arılarımız zaten 80 bin nüfusu görmeden sezonu her yıl kapatır...
Karniol arısını ise geleneksel arıcılık bilgi ve ekipmanları ile zaten bir çok kişi yönetemiyor...
Ülkemizde böyle bir döngü var, her yıl alınan oğullarla övünür dururuz...
Arı oğul verdiyse balı kim yapacak...
Engin abi sana ayrı bir parantez açacak olursam, arıcılığa yeni başlamana rağmen derslerine çok iyi çalışıyorsun. Her sene daha iyi olma yolunda yaptıkların çok önemli...
Uyguladığın besleme takvimi usta arıcılar tarafından yıllardır denenmiş ve başarılı bir programdır.
Yeni arıcılığa başlayanlara ışık tutacak...
Arıcılık arıyı yönetme sanatıdır, kimin arıyı ne kadar yönettiği ise sonuçlara yansır, kim sezon içinde neler kazanmış hesabını kendisi yapacak...