Birçok konuda milliyetçilik sökmez. Bende çok isterim çeşit çeşit ırklarımızın keşke saf veya damızlıkları olsun. Bilim adamlarımız devamlı tavsiyelerde bulunuyor, arılarımıza sahip çıkalım diye. Ben değil bilimci sahip çıkmalı tüm ırklara. O kadar gen kaynaklarımızdan bahsediliyor, ben sorarım o zaman, nerde bu genlerin toplandığı gen bankamız. Hep lafla bu işler yürümüyor ve eskisi gibi birçok kişide bu lafları yemiyor artık. Bir şeyleri korumak, ona sahip olmakla mümkündür. Sahip olmadığın şeyleri nasıl koruyacaksın ki?
Bilim adamlarımız bize elinizdeki iyi arılardan üreterek, bu yolda uzun süre yürümemizi söylemekte. Biz arıcı mıyız deneycimi?
Zamanında bunları bende çok yemiş birisiyim.
Birçok kişide hala yemeye devam ediyor. Bu iş bu kadar basit değil.
Efendim Anadolu arısı. Üreteceğiz bu o kadar basit mi. Bakın papaz buradan bir sürü arı götürüp bunu niye direk kullanmayıp daha verimli hale getirmek için başka arılarla çaprazladı, bu papaz salak mıydı doğal haliyle bizim yıllar öncesi bozulmamış arımızı kullanmayıp, buckfast arısını üretti.
Bir şeyleri yazıp çizerken, bir şeyleri bilmek gerekmez mi?
Bazen örnekler verilir efendim İsrail kovan başı 40 kilo bal üretiyor diye. Bu 40 kilo balı Anadolu arısıyla mı üretti, yok. Yerli arısıyla mı üretti yok. Biz İsrailliler kadar her konuda ileri miyiz, oda yok. Adamlar ülkedeki tüm yerli ırkları yok edip, İtalyan arısıyla bunu başardılar. Niye bu adamlar Kafkas arısı kullanmıyor, bir düşünün, körü körüne nereye kadar gidilir ki. Çölde kovan başı 40 kilo bal al, bizde yaklaşık 10 ay nektar var, kovan başı 15 kilo ortalama. Bu arılarımızın ne kadar verimli, bizimde ne kadar arıcı olduğumuzu göstermiyor mu?
Ülke olarak hiç bir otomobil üretemiyoruz, hadi bizim değil diye binmeyin bakayım arabalara. Bindiğimiz uçakları da biz üretemiyoruz. Kullanmayalım mı? bunları. Yediğimiz et, içtiğimiz süt, bizim yerli ırklardan değil hadi kullanmayın bakayım.
Cebinizdeki yabancı para, yani döviz diye atan odlumu. Başka bir ülkenin altını diye ziynet eşyası altın veya gümüşü çöpe atıyor muyuz?
Bir başka açıdan, dağ veya madene gidip oradan aldığımız altın madenini, ayarı şu diyebiliyor muyuz?
Ülkemizdeki arılarda işlemlerden geçirmedikten sonra içlerinde tek tük çok iyi arılar çıkacak ama bunu genele yayamayacağız. Genel olarak işleyip yayacak olanlarda bilim camiasıdır, şimdilikte bu işe sıcak bakılıyor ama başlayan yok.
Bir kaç sene öncesi bize dendi ki, kendi arılarımızın iyileriyle anaarı üretip, böyle yıllarca devam edeceğiz işte süper arılarımız olacak dendi. Bizde bu işe giriştik.
Başımdan geçen bir şeyi paylaşayım.
Bu tür üretimlerde, sizin çok iyi dediğiniz arı neler bir araya gelip ortaya çıktı bilemiyorsunuz. Damızlık arılarda %50 zaten iyi huylar banko elinizde. Sıradan arılardan anaarı üretmek macera yaşamaktır.
Benim, 3-10-36-47-48-49- nolu kovanlarım çok süperlerdi. Bu süper arılardan toplam 10 tanesi seçildi ve bunlardan anaarı ürettik. Bazıları gerçekten çok iyi çıkıyordu. Bazıları acayip verimsiz, bazıları ise saldırgan. Bu işi bir kaç sene yaptık acayip bir dengesizlik oldu. Yav bunun anası şuydu diyorsun bakıyorsun arı gelişmiyor.
Yaşamış olduğumuz hadise ise eskiden yanımızda bulunan şu an ise fırsat bulsa beni bir kaşık suda boğacak kadar benimle uğraşan kişiye ürettiğim analardan üç tane verdim. Bunu da yaparken kendisinin Bilecik'ten getirdiği saldırgan bir arı vardı, kapak açamıyormuş beni çağırdı, ben bir hafta sonu İstanbul’a gidip, arıyı üçe böldüm. Eski anayı bulup öldürdüm.
Bölmelere götürdüğüm arıları verdik. Şans işte tam hatırlamıyorum ama 47 veya 49 numaralı arımın kızlarından biriydi.
Bu şahıs dedi ki o sene, Ali Türk senin verdiğin analardan filan o kadar gelişti ki, başka kovanlara yavru takviyesi aldığım halde. Bunlar yetmiyormuş gibi o kovan iki tenekede bal yaptı. Bunlar hala bende msn kayıtlarıyla duruyor, bu kişinin kendi yazdıklarıdır.
Bunu gören aynı arılıkta bulunan Mustafa Kabaoğlu abimiz diyor ki, bu anaarı çok iyi bundan anaarı üretelim. O anadan 40-50 tane anaarı üretmişler. Bir sene sonrası Mustafa abi dedi ki, ürettiğimiz arının ne rengi nede çalışması anacına çekmedi.
Bakın çok iyi ardından ne kadar anaarı üretildi ve anaçlarına çekmedi.
Efendim şu arı çok iyi bundan anaarı üretelim demekle bu işler olmuyor, bilmem anlatabildim mi?
Bazı kişilerin arılığında birçok ırk arı var, efemdim ben şu arıyı ürettim süper diyor. Yav bu ismi bu arıya sen nasıl koyuyorsun ki. Senin dediğin arı gidip kendi erkeğiyle mi çiftleşti?
Bundan dolayıdır ki saf arılar verimsiz dahi olsalar çok önemlidir.
Bundan dolayıdır ki damızlık denilen arılar öyle sıradan arılar değil.
Önüne gelen arıya isim koyup, kimse kimseyi kandırmasın.