Gönderen Konu: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?  (Okunma sayısı 24905 defa)

Mehmet Yüksel

  • Tam Üye
  • ***
  • İleti: 228
    • Arıcılık ile ilgili bilgi paylaşım sitesi.
Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« : 13 Nisan 2011, 19:57:29 »
Bahar hastalığı olarakta bilinen nosema hastalığı genelde sporları bahar aylarında aktifleşmeye başlar,
böyle uzun süren soğuk hava şartlarında ve rutubetli kovanlarda daha çok görünmektedir,tabiki kolonilere
yanlış besin verildiğinde de ortaya çıkıyor,nosema hastalığına yakalanan ve ne gibi önlem alındı sonuçlarını burada
paylaşırsanız sevinirim.


hayreddin hoca

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 68
  • üreten türkiye
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #1 : 13 Nisan 2011, 22:30:27 »
Benim bir kolonimde, bugün yaptığım kontrolde nosema belirtileri var. Uçma tahtasında ve yerlerde karınları şiş ve can çekişir vaziyette arılar var. Yarın fumidil katkılı şurup vereceğim. Organik bir tedavi yöntemi bilen varsa paylaşsın lütfen...
hayreddin bayraktar

EYÜP

  • Acemi Üye
  • *
  • İleti: 33
    • EYÜP ÇAKIR
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #2 : 13 Nisan 2011, 23:03:58 »
  Nosema olup olmadığını bilmiyorum ama elimde bir kilo satın aldığım kek vardı havalar çok soğuk olduğu için arılara verdim.Ertesi gün baktığımda bu soğuk havada anormal bir şekilde dışarıya çıkıp haddinden fazla dışkıladıklarını gördüm.soğuktanda tekrar kalkamayan bir sürü arı vardı(tabi hepsini toplayıp ısıttım tekrar canlandılar)keki tekrar dışarı alıp invert şurup verdim. umarım nosema değildir çünkü hiç karnı şişmiş ve ölmüş arı yok.bir daha hazır kek almamaya kararverdim.

Arı Bakanı

  • Yönetici
  • Özel Üye
  • *****
  • İleti: 1.183
    • Ali Türk
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #3 : 14 Nisan 2011, 10:33:30 »
  Nosema olup olmadığını bilmiyorum ama elimde bir kilo satın aldığım kek vardı havalar çok soğuk olduğu için arılara verdim.Ertesi gün baktığımda bu soğuk havada anormal bir şekilde dışarıya çıkıp haddinden fazla dışkıladıklarını gördüm.soğuktanda tekrar kalkamayan bir sürü arı vardı(tabi hepsini toplayıp ısıttım tekrar canlandılar)keki tekrar dışarı alıp invert şurup verdim. umarım nosema değildir çünkü hiç karnı şişmiş ve ölmüş arı yok.bir daha hazır kek almamaya kararverdim.

Hayrettin hoca;
Nosema arıların isal hastalığı diyede anlatılabilir.
Arılar normalde dışkılarla, dışkılama ise kovandan uzakta olur.
Nosema olmuş arılar içeride bile dışkılarını tutamıyorlar. Dışkılamak için dışarıya gitmeye kalktıklarında ise daha dışarıya çıkamadan kovan musluğu civarına dışkılarını kaçırıyorlar.
 Sonuçta arıların midesi bozuluyor, bu bozuk dışkıyı temizlemeye kalkan diğer işçi arılarda kendi sağlıklarını bozuyorlar.

Bu olayın temelinde yatan ise arıların beslenmesi ve bozuk gıdalar verilmesi yatmaktadır.
Bakıyoruz kolonide açlık yoksa başka ülkelerde besleme yapılmıyor.
Hatta Mehmet Yüksel sonbaharda yüklediği invert şuruplu balları kolonideki yeni ballara karışmasın diye kovandan alıp, yeni böleceği arılarına bu balları verecek.

Arılara kek verdikten sonraki soğukta dışkılama ise bizim ıslarla belirtemeye çalıştığımız ve koloni içindeki dengeleri bir anada değiştiren kek kullanımıydı.
Arı normal şartlarda soğukta dışkılamaya çıkmaz.
Koloniden başka şeyler içinde çıkmaz.
Kek verildiğinde dışarıda karda yağsa arı içerdeki çalışmaların bağlantılarını tamamlamak için dışarı gider ve ölür.
Olayın biz sadece kek verme bölüme bakmayacağız, resmin bütününe bakılmalı.
Şimdi yeni dış işlere alışmış bir işçi arıyı düşünün normal şartlarda kovanında duracak.
Kek verip bu işçi arıyı dışarıda çalışmaya zorladığınızda, 3 hafta koloniye hizmet edecek arıyı, birinci gününde mevta yapıyoruz.
Kek hiçbir zaman bana göre arıları besleme ürünü değil kandırıp kekleme ürünüdür.

Dışarıdan malzeme alımına söylenecek sözümüz ise ben lokantalardan yemek yediğimde midemde yanmalar oluyor, pogca yiyorum gene midem yanıyor, kim hangi yağı kullanıyor bilemiyoruz.

Forum üyelerimizden Salih Arıcı var kendisi Rize’de.
İnvert şurup kullanmaya başladıktan sonra arılarımda nosema yaşamadım diyor.

İnvert şurubun en büyük özelliklerinden birisi, şurup dışarıda beklese, koloni içinde de beklese kısa sürede bozulmuyor. Başka şuruplar bozuluyor ve dolayısı ile bozuk gıdaları kim yerse onu da bozuyor.
Olaylara genel olarak baktığımızda, nosema arıcılardan kaynaklanıyor diye düşünmekteyim, bu benim görüşüm.
Arıcılık, arıyı yönetme sanatıdır... Siz arıyı yönetemez iseniz, arılar sizi yönetir...

Ali Türk

şeref KORKMAZ

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 55
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #4 : 14 Nisan 2011, 12:42:26 »
         Yanılmıyorsam   dört  sene  önceydi   bir  tv   proğramında   arı  hastalıkları   konusu  konuşuluyordu.

  Hatta  bir  arıcı  arkadaşım  arayıp proğramı  izle  diye  haber  verdi.

  Hocanın  bir   tanesi   senede   bir  defa  nosema   hastalığına  önlem  için   fumidil B  kullanılması  iyidir  demişti. 

  Gecen  haftalarda   bir  kaç  kovan  önlerinde   ihsal  gördüm   ve  kolonilere  Fumidil  B  kullandım.

  Erikler  çiçek  açmadan da  şurup  vermedim. Şurupdan  önce ,  bölme  tahtasının  yan  boşluğuna  ballı  petek  verdim.
 
  Bence   hemen  hemen  her  ilkbahar da  arıların  ihsali   görülen  bir  şey  , çünki  arı  biran  nektara   saldırdığından  oluyor.
 
 Bu  sene  arıcılık   zor  olsa  gerek  , malum   hava  şartları  düzelmedi  ki  koloniler  hala  kendine  gelemedi  5-6  çerceve   koloniler  var  bunlara  kat  atmak  zor  gibi  duruyor.

 
   

hayreddin hoca

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 68
  • üreten türkiye
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #5 : 07 Mayıs 2011, 16:30:14 »
Allah'ın izni ile nosema olan arım iyileşti fakat çok zaman kaybetti. Yakviye yapmazsam nektar akış dönemine zor yetişir. Anası çok sevdiğim tipte olmasa önemli değil. 50 koloninin içinde sadece bu koloninin hastalanmasına hiç bir anlam veremedim. Neyse ki artık uçma tahtasında şişmiş ve yürüyemeyen arı manzarasından kurtardım. Çok şükür. Yoğun ilaçlı şurubu duvar çıtalarına dökerek verdim. (4 defa 2-3 gün ara ile) Zira kayık şurupluktan şururp almaya giren arılar genelde rahatsız oldukları için orda kalıyordu. Şimdilik gayet canlı görünüyor. Takibimde olacak. Havalarda iyileşirse inşaAllah tamamen iyileşir. Bu arada bulaşma riskine karşı, her iki yanındaki koloniye de ilaç uygulaması yaptım. Herkese sağlıklı verimli koloniler dilerim. Sağlıcakla...


« Son Düzenleme: 10 Mayıs 2011, 08:27:59 Gönderen: Dr. Muhteşem Turunç »
hayreddin bayraktar

Dr. Muhteşem Turunç

  • Yönetici
  • Kıdemli Üye
  • *****
  • İleti: 274
  • Doktorun İyisi Burda
    • Arıcılık İlk Yardım
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #6 : 10 Mayıs 2011, 08:32:53 »
Arkadaşlar yeri gelmişken söylemek gerekirse arıcılıkda antibiotik kullanımı biliyorsunuz yasak ve sıkı cezası var. Aman dikkat edelim.

hayreddin hoca

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 68
  • üreten türkiye
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #7 : 10 Mayıs 2011, 18:00:51 »
Arı hastalıklarının tedavisi (nosema ve yavru çürüğü)hakkında organik veya yasal tedavi yöntemleri varsa tarif ve uygulamaları paylaşırsanız memnun olurum.
hayreddin bayraktar

vecdiküçükyılmaz

  • Ziyaretçi
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #8 : 10 Mayıs 2011, 21:12:22 »
               Hayrettin hocam,bizim ülkemizde yavru çürüklüğü hastalıklarında iş arıcıya düşmektedir.Almanya yavru çürüklüğü  Almanyadaki yerli ırklarda fazla görülmesi sonucunda Karniyol ırkının dayanıklığını göz önüne alarak kendi arısını yok edip ,Karniyolu ıslah ederek,bu ırka geçmiştir.Tkv nin dergisinde okumuştum,Hollanda da Amerikan Yavru Çürüklüğüne yakalanan kolonileri imha ederek,arıcıya yüzde elli fazla ödeme yapmaktadır.Arıcımız antibiyotikleri aşı ile karıştırmakta ilaç verilen arı hastalığa yakalanmayacak duygusu ile hareket etmektedir.Saglıcakla kalın.

hayreddin hoca

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 68
  • üreten türkiye
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #9 : 11 Mayıs 2011, 00:39:13 »
Kolonilerinin ikisi f1 ve 17 si f2 olmak üzere yaklaşık yarısı(şimdilik) karniyol olan bir arıcı olarak, inşaallah diyorum. Çünkü bu sene tamamına yakınını karniyol f1(alabilirsem) ve f2 yapmayı planlıyorum. O zaman yavru çürüğü olma ihtimalimiz azalacak? Benim bulunduğum bölge nem yoğunluğu açısından hastalıklara her zaman uygun zemin oluşturuyor. Bu arada nosema olan arımın f2 karniyol olması beni üzdü. Olayı çözemedim vesselam. Biz aslında Türkiye arıcıları olarak melezlere mahkum olduğumuzdan hiç bir ırkın üstün özelliklerinden bütünüyle faydalanma şansımız yok. En azından şimdilik... Hayırlısı Allah'tan... selamlar...
hayreddin bayraktar

Gultepeku

  • Yeni Üye
  • **
  • İleti: 75
  • Kadir Ünsal Gültepe
    • http://kadirunsalgultepe.blogspot.com/
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #10 : 14 Şubat 2012, 22:06:51 »
NOSEMA HASTALIĞI:
   Nosema hastalığı, Nosema apis isminde ki hücre içi bir parazit tarafından meydana getirilen ergin arı hastalıklarından olup tüm arı hastalıkları içinde en yaygın olanlarından birisidir. Arıların sindirim sisteminde bozukluk yaparak verim düşüklüğüne yol açarak ekonomik kayıplara neden olur. Bu hastalık arı ölümleri de yapmaktadır. Rutubetli yerlerde ve mevsimlerde nosemosis'in görülme ihtimali daha fazladır. Hastalıkla genellikle yavruların çoğaldığı ilkbahar mevsiminde görülmektedir. Yaz mevsiminde ise görülme oranı azalmaktadır.
 

    Parazit sporları bal, polen, su ile arı tarafından alındığında bağırsak hücrelerine girer. Hızla çoğalarak girdikleri hücreyi patlatırlar. Parazit başka bağırsak hücrelerine girerek çoğalarak çok sayıda hücreye zarar verir. Sonuç olarak bal arısı aldığı gıdadan faydalanamaz hale gelir.
   Parazit soğuğa oldukça dirençli, sıcak ve kuraklığa karşı son derece duyarlıdır. Spor, arı dışkısında 2 yıl, balda ve ölü arıda 1 yıl, toprak da 44–71 gün canlı kalabilmektedir
   Hastalığın bulaşmasında, ergin arıların dışkıları, kendileri, sular, hastalıktan ölen arılar, bulaşık bal, nektar, polenler, yabani arılar, kovan içine girip çıkan karınca ve diğer böcekler, kovan temizliğinde kullanılan arıcılık malzemeleri, bulaşık petek ve çerçeveler önemlidir. İşçi arı, erkek arı ve ana arı hastalığa yakalanabilir. Arı larva ve pupaları hastalığa yakalanmazlar. Bazı arı kolonileri parazit olsa dahi hastalanmayabilir.
 
   Anasız kalma, yetersiz beslenme, polen ve nektar kaynaklarının yetersiz kalması, kalitesiz balla beslenme, hasta ana arının az yumurtlaması, kolonide varroa olması hastalığın şiddetini artırır.
   Hastalık çevre şartlarına bağlı olarak hafif ya da şiddetli seyreder. Nosema hastalığı şiddetli olduğunda %100 ölüm yapabilir. Uzun süren şekli ise %10–30 meydana getirir.
   Nosema hastalığının hızlı seyreden şekli, bahar aylarında görülür. Her yıl görülmeyebilir. Peteklerde ishalden kaynaklanan kahverengi lekeler, kovan içi ve dışında kahverengi lekeler fark edilir. Bunlar ince kalın lekeler tarzındadır. Bu tip lekeler, gıda ve çevreye bağlı olarak şekillenen arının dizanteri haliyle karıştırılabilir. Hasta arıların karınları şişkindir. Kovan önünde sürünürler, uçamazlar ve kanatları iki yana açık vaziyettedir.
 
   İğneleme refleksi yoktur. Arıların yaşam süreleri kısalır. Felç olan arılar ölürler. Arılar dışkılarını uzağa yapacak kadar bekleyemediklerinde kovan içine, üzerine ve giriş kısmına bırakırlar. Hastalığın uzun sürmesi halinde kovanda genç arı sayısı artmasına karşın ergin arı sayısında azalma vardır. Bundan dolayı tarlacık gibi hizmetlerde aksamalar görülür. Kovanda yalancı ana problemi çıkabilir. Ana arının yumurta kalitesi azalır.
Tedavi: Fumagillin içeren ilaçlar kullanılmaktadır. İlkbahar döneminde 1 hacim su + 1 hacim şeker olarak hazırlanan şuruba ortalama olarak litresine 20–25 mg fumagillin katılır. İlacın etkinliğini kaybetmemesi için su kaynatılıp, ocaktan indirildikten sonra şeker katılmalı, ılındıktan sonra ilaç konularak eritilir. 1 kapak dolusu ilaç 5 litreye kadar ya da 3,8 litreye 4,5 gr ( 1 çay kaşığı dolusu )hazırlanan şurup 1 kez verilmesi yeterlidir. Uçamayan arılar olursa 2 hafta sonra tekrarlanır.
Korunma: Hastalıktan korunmak için koloniler güçlü tutulmalı, polen ve nektar kaynaklarına zamanında gitmeli, anasız, yaşlı ya da verimsiz ana arılarla çalışmamalıdır. İlkbahar ve sonbahar bakım ve ilaçlamaları düzenli yapılmalıdır. Hastalıklı arı aileleri pürmüzle yakılmış ya da kimyasal ilaçlarla dezenfekte edilmiş kovanlara aktarılmalıdır. Zayıf ve anasız koloniler birleştirilirken hasta olmamalarına dikkat edilmelidir.  Kovanlar yerden 30–35 cm yüksekliğe konulmalı, havalandırmanın kolay olması için kovan hafif öne doğru meyilli olmalıdır.
http://www.veteriner.cc/ari/nosema.asp
Adresinden alıntı yaptım, Yabancı siteleride dolaştım bu ilacı tavsiye ediyorlar , bahar aylarına yaklaştığımız bu günlerde kovan temizliği, dezenfektasyon dikkat etmemiz gereken konular, diğer arı hastalıklarınıda araştırdım ve şunu gördüm , kovanlarımıza dışarıdan gelen herşey ( ana arı, balmumu,bal vs.)  hastalık taşıma riski var. Temiz , hastalıksız hayırlı bir sezon dilerim.

<< Kadir Ünsal Gültepe >>

mustafa temiz

  • Acemi Üye
  • *
  • İleti: 29
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #11 : 12 Nisan 2012, 22:04:33 »
Değerli arkadaşlar,
Yaklaşık on beş gündür kovanlarımın önünde ölü arılar var.  Geçici bir durumdur diye düşünmüştüm ama durum galiba ciddi.Belirtiler nosemayı işaret ediyor ama kafama takılan bazı  hususlar var: Arılarda ishal yok aksine kabızlık gibi bir durum var. Ölen arıların içinde karnı şişmiş olanlar da var olmayanlar da. Tüyleri dökülmüş siyahlaşmış , yağlanmış arılarda var normal görünümlü arılar da.
  Kovanlarımda gözle görülür nemlenme ve küf hadisesi de yok. Bu olay bademler çiçeklendikten sonra ortaya çıktı, acaba bir ilaçlama yapıldı da arılar ondan mı zehirlendi? Ne yapmam gerekiyor bu durumda? Famodil b kullanmalı mıyım? Görüşlerinizi ve önerilerinizi bekliyorum. Selamlar.

Muhittin YILMAZ

  • Acemi Üye
  • *
  • İleti: 28
    • http://minikarc.blogspot.com/
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #12 : 13 Nisan 2012, 21:19:25 »
Şubat ayından itibaren arılara invert şurubu verdim. Bugünde 6. invert şurubu beslemesi yaptım. İki çıtanın birbirine bakan taraflarına yumurta atılmış, çıtaların alt tarafında iki ve üç sıra avuç içi kadar kapalı yavru var.
Şu anda nosema hastalığı belirtisi yok.
Erikler daha çiçek açmadı.
BİZ, BİZE YAKIŞANI YAPMAYA ÇALIŞIRIZ.

Doğanşehir / MALATYA
Yaş 42
http://minikarc.blogspot.com/

erkanduzce

  • Ziyaretçi
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #13 : 13 Nisan 2012, 23:30:11 »
değerli arkadaşlar
bu konuda kendi bölgemde yaşanan sıkıntı dan bahsetmek istiyorum
arılara şurup verilir ve hatta sanki çok verince arı daha çok ilerler sanılarak şurupluk boş kalmaz..
sonra arı nosemaya yakalanmasın diye şuruba famodil b  de eklenir.

 verilen şurup bu mevsimde 2 şeker 1 su olmalı yoksa hava da soğuk gider ve arı dışarıya çıkamazsa
şişkinlik  olur.

şeker oranı 1 su 1 olur ise hva sıcaklığı düşük olur ise arı isal  olur..

vesselam arımıza şurup vereceksek az olmalı (4-5 çıta arı 400 gr)
ve  eğer sıcaklıklar düşük ise şeker oranı yüksek olmalı

yani arımızı biz nosemaya yakalatıyoruz biz dikkatli olmalıyız..

bi de çevredeki ilaçlamadan bahsetmiş arkadaşımız bu konuda bir şey  diyemem onu gözlemleri önemli..

AYDIN BAYAR

  • Acemi Üye
  • *
  • İleti: 35
Ynt: Kovanlarında Nosema hastalığı olan varmı?
« Yanıtla #14 : 14 Nisan 2012, 16:37:47 »
değerli arı dostları 3hafta ünce 1kovanda losema belirtisi vardı şurupla famidil b verdim iyileşti amagecen salı günü arılar o kovana saldırıyorlardı yavru yuktu sadece erkek arı kapalı yavruvardı yerller cılalanmıştı ama günlükyumurta yuktu elimde yedek ana vardı değiştirdim dün baktım ana arı günlük yumutta atmış yağmalama yuktu eski ana arıda bir sorun vardı her halde