ÖYLE YAĞMA YOK
YAĞMACILIK VE YALANCI ANA İLGİLİ BAZI BİLGİLER
Çocukluğumdan beri arılarla uğraşıyorum.Şu an 250-300 kovan arıya bakıyorum.Eskiden 50 kovanda zorlanıyordum .Nedense şimdi bana hiç zor gelmiyor.Galiba bunda, bunca yıllık tecrübenin yanısıra modern kovanlarla çalışmanın ve her çeşit ilaç ,alet ve edevatın kolaylıkla bulunabilmesinin de rolü büyük.
Arıların yanına gittiğimde önce bir etrafı gözetlerim.Sonra sırasıyla önlerinden yürür Kovan girişlerinini kontrol ederim.Arının çalışmasından ve dışarı attığı döküntülerden bir problem varsa anlarım.Kovan önü tıpkı kan tahlili ve idrar tahlili gibidir.(Çok az hastaya röntgen gerekebilir).Hepsini gezdikten sonra işleri sıraya koyarım.
Yağmacılıkla ilgili birkaç bilgi paylaşmak istiyorum.Yağmacılık olmaması için ortada bal bırakmamak,şerbet vs.dökmemek arıları uzun müddet açık bırakmamak,Anasız kovan bırakmamak, riskli kovanların girişlerini daraltmak gibi tedbirleri almamıza rağmen yine bazan küçük bir ihmal sonucu yağmalama olabiliyor.Ben bunun da çaresini buldum.Bunu sizinle paylaşmak istiyorum.
Yağma olduğu zaman bütün arılar ayağa kalkmış gelen giden iğneyi çakıyor.Yağma var diyorum .Küçük bir kontrolden sonra yağmalanan kovanı buluyorum.
Ben eskiden bütün kovanlar yağmalıyor sanıyordum.Meğer bir tanesi yağmalıyormuş.Yağmalanan kovanın kapağını birkaç dakikalığına kapatıyoruz.Kapağı açtığımızda çıkan yağmacı arılar hep bir yöne gidiyor.Bunu daha iyi görmek için kovandan kaçan arılar üzerine un serpilebilir.Hangi kovana girdikleri özellikle akşama doğru ise çok kolay anlaşılıyor.Kesin karar vermek için tahmin ettiğimiz kovanı açıp bakıyoruz.petekler bal dolu hatta beyazlatmış.İşte yağmacı arı.
Bulduğum çözüm sizin dediğiniz gibi Başka yere uzak bir yere taşımak değil tam aksine bozan ve bozulan kovanları yer değiştirmek.Yanlış duymadınız iki kovanı yer değiştirince bozgun saniyede bitiyor.Kavga filan da etmiyorlar.Kovanların düzenini değiştirmek istemiyorsanız.Birkaç gün sonra tekrar yer değiştirebilirsiniz.Artık O kovanın yağması sona ermiştir.Bir daha kesinlikle olmaz.Çünkü kuvetli kovanın epey bir arısı ona katıldı ve savunmayı devralmıştır.Nasıl ?Uzak bir yere taşımaktan daha kolay ve zevkli değil mi?Bu metodu 20 yıldır uyguluyorum herkese de tavsiye ediyorum.Sizinle de paylaşmış oldum.Umarım beğenir ve siz de paylaşırsınız.
Uzun müddet anasız kalmış ,erkek yavru yapmış arılarla ilgili de bir güzel çözümüm var ama onu kulakları çınlasın Yalovalı Arıcı Güngör Korkut Abimizden öğrendim.Böyle bir kovanı iyice muayene eder içinde gerçek ana var ve dölsüz yumurta atıyorsa önce onu bulup atarız.Sonra güzel ve kuvvetli bir kovandan anasıyla ve arıları silkelenmeden bir-iki yavrulu çerçeve alıp problemli kovanın çerçeveleri arasına tam orta yerine konulur.Kapatılır.Tamamdır anasız kalan ve bir türlü ana kabul etmeyen kovanın işi halloldu.E öteki güzel kovan bozuldu anasız kaldı nolucak diyenlere şunu söylüyoruz. Anasını aldığınız kovan yeni bir ana üretip düzene girer.Halbulki uzun müddet anasız kalan diğer kovana yumurtalı çerçeve verseniz bile Ana üretemez. genç arı yok ki süt koysun. Hazır ana verseniz öldürür.,sakatlar, kabul etse bile ana arıyı besleyen olmadığı için yumurta yapamıyor. Yumurta yapsa besleyemiyor.Bu yöntem ile hiç bir problem kalmıyor.Dikkat edilecek husus Anasız zannettiğimiz kovanda yaşlı veya genç fakat döl alamamış bir ana bulunabiliyor.Böyle olduğunda verdiğimiz anayı öldürürler.Aman dikkat diyorum
Paylaşmak güzeldir.Nice güzel günler dilerim. 6 Eylül 2011
EFRAİM KORKUT KOCAELİ / GÖLCÜK tel:0532 5025241