İşyerimde 3 yıldır arıcılık yapmaya çalışıyorum , 18 kovanmız var , geçenyıl 10 kadar kovanın arasını korniyola dönüştürdük , tamamını dönüştüremdik ,işyerimizde işcileri gelen müşterileri rahatsız ettiğinden bu yıl yerlerini yaklaşık 150 m ileriye taşımaya karar verdik.
Mevsim ilkbaharın ilk günleriydi tarlacı arılarımız kaybetmek istemiyorduk , bu amaçla kovanlarımızı 10 km uzağa görürüp 5 gün kadar beklettikden sonar yeni yerlerine taşıdık.
Uçuş deliklerinin önlerinede direk uçuşları engeleyecek biçimde mermer parçaları koyduk. (bu arada biz mermerciyiz) eski yerlerinede belki dönen olur diye 4 kadar kovan koydum.
Ertesi gün bu kovanlara 2 şer çıta arı girmişti. dönene arılar tarlacı arılardı herbirinin ayalarında polenler vardı , :( endeğerli tarlacı arılarımdan bir kısmını kaybetmiştim nede olsa bu mevsimde yavru bakımını yapan , su taşıyan , polen ve nektar taşıyan arılardı bunlar. :(
Acaba dal parçalarımı koysaydım , mermer işe yaramadı galiba ?
Bu arıları akşam tekrar eski kovanlarının üzerine silkelesemmi diye düşündüm,sonra vazgeçtim , herbiri farklı kovanlardan gelmiş olabilir birbirlerini kırar yada ana arıyı öldürebilirler diye düşündüm . eski yerlerine tekrar gelme olasıklıklarıda vardı ?
Tecrübeli Arıcılarımızı aradaım ne yapayım diye ?
Sonuç olarak Arıları tek kovanda birleştirdim , kokulu su püskürterk , sonra açık kapalı yavrulu , yumurtalı bir çıta verdim , kenarına birde ballı polenli cıta verip üzerlerinede şurup koyup kapadım.
Bakalım 2. gün ne olacak yeni gelenler olacakmı ?
Bizim şöföler sabahleyin bakıyoruz , Kadir bey bunlar kesinlikle manav arısıdır yörük arısı olsalardı gelmezlerdi yerlerine diyor ;D
Üstadlara Teşekkürler !
Atalarımızın meşhur sözü vardır " soran dağları aşmış sormayan düz ovada yolunu şaşmış " diye , Bizim gibi acemi arıcı soracak , öğrenecek
Benim bu konuyu yazma sebebim , konuyla alakalı Mehmet Yüksel Beyin Açıklamalarından başka doyurucu bir bilgiye raslamamamdı.
Değerli üstatdlarımız tecrübeleri edinebilmek için bir çok bedeller ödemiştir eminim , Bizler bu bedeli en aza indirmeliyiz.
Arıcılıkda yapılan hataları malasef uzun bir zaman sonra anlıyorsunuz ve telefisi mümkün olmuyor . Bu nedenle soracağız ,öğreneceğiz , paylaşacağız. Bir büyüğümüz dediği gibi " akıllı adam akıldan akıl alandır"
Sn Efraim Bey çok güzel sıralamışsınız uyarılarınızı . Sonraki uygulamalarda veya bizlere soranlara ışık tutacak.
Ben 2. Gün tecrüblerimi yazmak istiyorum .
Arıları birleşirip, arısıylar yumutalı -larvalı- kapalı yavrulu çıtayı verdikten sonar üzerlerine şurup verdiğimi yazmıştım. 2. gün baktığımda verdiğim şurubun tamamı ve ballı çıta yağmalanmıştı. Arkadaşımla kovanları kontrol ettik 10 çıtada çalışan kovanımızda bir gün önce vediğim yavrulu çıtanın yerine koyduğum kabarmış cıtaya şurubu döşemişleridi bir sırlaması kalmıştı. Mehmet bey 3. katları attı bizde ballık koysakmı diye şakalaştık.
kovan yeri deştirme yöntemi ile aldığım ağulun giriş deliğini 1 cm olacak şekilde daraltım , üzerilerinede kek verdim . Bakalım 3. gün neler olacak ?
[/size][/size]